EMPERYALİZM KANA DOYMUYOR
Bu dökülen kanlar, bu akan göz yaşları, bu ölümler, bu
sürgünler, bu yuvasız kalmış aileler, bu babasız, annesiz kalmış evlatlar, bu
evladının arkasından ağlayan anneler, babalar; bütün bunların tek sebebi var: Kar,
daha çok kar; para, daha çok para; her şeye rağmen kazanmak, daha çok kazanmak.
Emperyalizm, dünya tarihinin son beş yüzyıllık diliminde
bütün kıtaları, bütün ülkeleri, bütün insanları iliğine kadar sömürdü. Yerli
halklara zulmetti, tüm uygarlıkları kuruttu. Sömürmek için ya öldürdü ya da
insanları birbirine kırdırdı.
Emperyalizm, bir ülkenin siyasi ve iktisadi hayatına egemen
olan kesimlerin, sırf kendi keselerini doldurmak, kendi cüzdanlarını şişirmek
için başka halkların toprağına, toprak altı zenginliklerine, emeğine,
hammaddesine ve ceplerindeki paraya el koyma hadisesidir.
Kapitalizm olduğu için emperyalizm var, mülkiyet olduğu için
emperyalizm var.
EMPERYALİZMİ
KAPİTALİZM BESLİYOR
Kapitalizmin olmazsa olmazıdır yayılmacılık. Kapitalizm yayılır,
ayırım yapmadan yayılıp her yere yerleşir. Yerleştiği yerlerdeki insanları
hakları ellerinden alınmış işçilere dönüştürür.
Yayılır çünkü onun fabrikasına ucuz hammadde lazımdır. Ona
ucuz enerji lazımdır.
Yayılır çünkü ona ucuz işçi lazımdır. Bunun için fabrikasını
gider az vergi vereceği, çalışma şartlarının yük olmayacağı, sendikaların güçlü
olmadığı, çevre koruma yasalarının olmadığı yerlere kurar.
Yayıldığı yerlerde refah gelmez, barış gelmez, özgürlük
gelmez; gelse de kapitalistlerin izin verdiği kadar gelir.
Gelişmiş ülke dediklerimiz sömürerek gelişti. Bu ülkelerin
zenginleri kendi halklarını da sömürdü ve sömürüyor. Bu ülkelerin zengini de
orta hallisi de fakiri de beraberce “gelişmemiş ülke” halklarını sömürüyor. Emperyalistlerin
işçileri de emperyalist.
EMPERYALİZM
ACIMASIZDIR
Emperyalizm, direnenlerden hoşlanmaz. Direnen halkların,
milletlerin gözünün yaşını bir yana bırakın akan kanına bile bakmaz. İnsanları öldürür,
halkları vatanından sürer, kültürleri yok eder.
Daha fazla kazanmak duygusu her zaman için adalet ve
merhamet duygusunda daha güçlüdür.
Soymak için, sömürmek için, ezmek için uluslararası
kurumları kullanır. IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü emperyalizmin silahsız
ordularıdır. Bunların mensuplarının elinde belki top, tüfek yoktur ama içi
evrak dolu çantalar vardır. Üniformaları ise siyah takım elbisedir.
Emperyalizmin silahlı orduları da vardır. Amerika’nın kendi
ülkesi dışında, tüm dünyaya yayılmış, 400’den fazla üssü ve yarım milyondan
fazla askeri vardır. Füzeleri vardır, uçakları vardır, gemileri vardır, nükleer
silahları vardır.
EMPERYALİZMİN
PİYONLARI
Kapitalizm her zaman kendi ordusunu kullanmaz. Özellikle son
yıllarda piyon askerleri, piyon örgütleri kullanır oldu. Bu amaçla ya terör
örgütlerini ya da paralı askerleri kullanır oldu. PKK, odur, FETO odur, IŞİD
odur.
Ülkelere dirlik düzenlik vermez. Etnik kimlik üzerinden,
dini inançlar üzerinden oyunlar oynar. Milletleri böler, parçalar; milli devletleri
yok eder.
Türkiye’de akan bu kanların müsebbibi de emperyalizmdir ve
onun uşağı olan, kompradorlar, bölücüler, inanç sömürücüleridir.
ZAFER BİRLİKTEN GEÇER
Saldırı milli devletimizedir, milli birliğimizedir,
vatanımızadır, toprağımızadır, zenginliklerimizedir, derelerimizedir,
ormanlarımızadır, canlarımızadır, evlatlarımızadır.
Para için, kâr için, daha fazla kazanç için canlarımıza
kıyan bu emperyalizme karşı tek yürek, tek bilek olmalıyız.
Bu dış düşmana karşı durmak için içimizdeki hainlere karşı
uyanık olmalıyız. Unutmayalım, iç cephe düşmeden dış cephe düşmez.
Emperyalizm bize karşı cephe almış; etrafına bölücüleri, hainleri,
vatansızları toplamış. Biz de tüm vatanseverler olarak etnik kimlik, mezhep,
siyasi parti ayırımı yapmadan Türkiye cephesinde birleşelim.
Zafer, haksızlığa karşı bir ve beraber savaşanların
olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder