26 Kasım 2017 Pazar

TEHDİT AYNI: BÖLÜNME

Türkiye, Irak ve Suriye yıllardır aynı tehdit ve tehlike karşısındalar. Tehditin adı: Vatan bütünlüğünün parçalanması, bölünme.

Bu tehditin kaynağını bilinmeden sağlıklı değerlendirme yapılamaz. O kaynağın adı: Amerika. Amerika’nın genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesi.

 Bu üç ülke bölünseydi sıra İran’a gelecekti. Ama olmadı, olmayacak da…

ÇARE SİLAHTA

Türkiye-İran- Rusya ortaklığı Irak’ın toprak bütünlüğünü sağladı. Batı Asya’nın bu üçlüsü ağırlığını silahla koydu. ABD-İsrail ikilisi Irak’ta yenildi, Kerkük’ü Irak yönetimine teslim etmek zorunda kaldı. Amerika’nın Irak’ı işgal ederek kurmaya kalktığı Barzanistan Irak’ın silahlarıyla dağıtıldı.

Türkiye 24 Temmuz 2015’den bu yana Amerika’nın Türkiye’yi bölmek için görevlendirdiği PKK’yı kendi açtıkları hendeklere gömdü. Türkiye’de barınamadılar, Suriye’de toplandılar.

PKK/PYD/YPG, bugün öncelikle Suriye’nin başındaki belâdır. Arkasında ABD ve İsrail’in bulunması, belânın ciddiyetini gösterir. Bu belânın Türkiye’ye yönelik tehditleri işbirliğini gerektiriyor.  Suriye-Türkiye işbirliği Amerikan-İsrail planlarını bozmak için gereklidir.

Suriye’nin toprak bütünlüğü, Türkiye’nin toprak bütünlüğü demektir. Türkiye konuya böyle yanaşmalıdır.

SOÇİ DORUĞU VE YANSIMALARI

Soçi Doruğu’nda Suriye’nin geleceği ile ilgili çok önemli kararlar alındı. Türkiye, Rusya ve İran devlet başkanları, ilk kez toplandılar ve Suriye sorununu çözmek için harekete geçtiler.

Doruk sonrasında yapılan açıklamalar hem birlikte çözme iradesini yansıttı, hem de bazı farklı çözümleri. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin duyarlılıklarını vurgularken, kaygılarını da kararlılığını da dile getirmiş oldu.

Erdoğan’ın açıklamasında en önemli vurgu Suriye’ ile ilgili söyledikleriydi. Erdoğan şunu net bir şekilde anlattı: Suriye, kendi siyasal birliği ve toprak bütünlüğü konusunda, herkesten daha duyarlı olmak durumundadır.

Elbette Suriye’nin toprak bütünlüğü öncelikle kendisini ilgilendirir ama Suriye için tehlike olan PKK/PYD/YPG terör örgütü, ABD emperyalizminin stratejik piyonu olduğu da unutulmamalıdır. Amerika-İsrail ortaklığı sadece Suriye’yi tehdit etmiyor. Bu bakımdan batı Asya ülkelerinin Soçi’de toplanmaları ve birtakım kararlar almaları 4 ülkenin dördünü de ilgilendirmektedir.

SİYASAL ÇÖZÜM

Bu doruktan çıkan sonuca göre Suriye’de siyasal çözüm aşamasına gelinmiştir. Suriye’de siyasal çözümü, başka devletler oluşturamaz ve hayata geçiremez. Suriye, kendi anayasasını kendi meşru yönetimi altında yapar. Dünyada hiçbir anayasa, silahlı otorite olmadan yapılamaz ve hiçbir rejim silahlı otorite olmadan kurulamaz.

Siyasal çözümün garantisi Suriye ordusunun silahlarıdır. Suriye devletinin silahlı otoritesi ülkenin her yerinde hâkim olmalıdır ki, yeni bir siyasal rejim kurulabilsin.

TÜRKİYE SURİYE İŞBİRLİĞİ ŞART OLDU

Tehdit Türkiye’yi de hedef aldığına göre Türkiye kendin üzerine düşeni yapması gerekir. Yapılacak iş bellidir. Suriye ile ortak harekât için görüşmelere geçilmeli ve hızla sonuca varılmalıdır. Ne Rusya ne İran ne de başka bir ülke, Suriye ile Türkiye’nin kendi topraklarını terörden arındırılmasına karşı tavır alamaz, alamaz.


Türkiye ve Suriye bu gerçeği iyi bilmeli ve adımlarını buna göre atmalıdır. İşbirliğini oluşturmak artık şart olmuştur, hem de en kısa zamanda…

Hiç yorum yok: