4 Haziran 2014 Çarşamba

PAROLA : “VATAN”   İŞARETİ: “NAMUS”

Emperyalizmin Türk Ulusunu parçalamak ve sömürmek arzularının zirve yaptığı günleri yaşıyoruz. Sadece bizi değil, Afrika’yı, Asya’yı, Orta ve Güney Amerika’yı sömürmeye, bu coğrafyadaki insanları birbirlerine kırdırıp öldürmeye bir türlü doymadılar. Ucuz iş gücü ve ucuz  ham madde elde etmek için yüzyıllarca süren, ahlaksızca ve insafsızca uygulamalarının benzerlerini şimdilerde de enerji kaynaklarına hakim olmak için yapıyorlar. Ülkemiz de maalesef bu emperyal güçlerin saldırısı altındadır.

Emellerine kavuşmak için yıllardır işbirlikçileri kullanıyorlar. Bu gözü dönmüş, paraya doymaz güçlerin yerli işbirlikçileri, ulusumuzu ya Allah ile, ya da etnik farklılıkları ön plana çıkararak kandırmakta ve batılı para babalarının arzularını gerçekleştirmeleri ne yardım etmektedir.  

Dini inanç , mezhep ayrılıkları ve etnik kimlikler üzerinden siyaset yapan herkes bu azgın güçlerin işbirlikçisidir. Şimdilerde de bu işbirlikçiler ülkeyi nasıl böleriz pazarlığını ve planını beraberce yapıyorlar. Bunların ilk hedefi cumhurbaşkanlığına kendilerinden birisini oturtmaktır. Görünürdeki aday Recep Tayyip Erdoğan’dır.

RTE’nin cumhurbaşkanı olmaması için Cumhuriyet’i korumak ve savunmak kararlılığında olan herkesin tek aday etrafında birleşmesi ve bu adayın cumhurbaşkanı olması için azami gayreti göstermesi gerekir. Bu bakımdan Devlet Bahçeli’nin “çatı aday” fikri önemlidir.

Çatı aday fikri bana Attilâ İlhan’ın başlattığı ve Bilgi Yayınevi’nin de katkıda bulunduğu bir projeyi hatırlattı. Ulusal çıkarları ön planda tutan ve Cumhuriyet’i yaşatmakta kararlı olan “solcu” ve “ülkücü”  yazarlar bir yayın çalışması etrafında birleşti. Bu yazarların yazdıkları kitaplar Attilâ İlhan yönetiminde, Bir Millet uyanıyor başlığı altında yayınlandı.

Bu kitapların önsözünde Bilgi Yayınevi yetkilileri şöyle yazmıştı:

“…Batı ittifakı ve NATO üyeliğinden bu tarafa, ‘sistem’, ekonomiden kültüre, savunmadan eğitim ve öğretime, bütün ‘ulusal’ kalelerimizi düşürmek peşindedir; ‘dil’nin ve din’ini açık açık, göstere göstere, dayatmaya başlamıştır…” diyen usta yazarımız ATİLLÂ  İLHAN’ın yönetiminde hazırlanan Bir Millet Uyanıyor dizisi, Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve savunmak kararlılığında olan herkes için, yayınevimizin önemli bir kültür hizmetidir.

Hangi kesimden olursak olalım, ‘teslim olmamak’ için, biraraya gelmek, ortak bir direnişe yönelmek, millet olarak uyanmak zorundayız. Bu dizi, bizi uykumuzdan uyandırmak amacıyla “karakterleri hürriyet ve istiklâl olan” değerli insanların çalışmalarından oluşmaktadır.”

Evet!  Gün birleşme günüdür. Attilâ İlhan’ın u projesine yeni bir yön kazandırmalıyız. Solcu, ülkücü, ulusalcı, milliyetçi demeden birleşmeliyiz.

Karakterleri hürriyet ve istiklâl olan” ve  “Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve savunmak kararlılığında olan” değerli insanların bir çatı aday etrafında birleşmesi ve cumhurbaşkanlığı makamına, Atatürk’e layık, onun ilkelerini benimsemiş ve  O’nun “Ne mutlu Türküm diyene”  sözünü gururla ve inançla haykıracak birisini getirmesi şarttır.

 Dün Atatürk’ün önderliğinde batılı azgın güçlere nasıl ders verdiysek, bugünde O’nun ilkeleri doğrultusunda, emperyalistlere ve onların dinci ve bölücü  işbirlikçilerine benzer dersi verebiliriz.


Attilâ İlhan’ın belirlediği gibi, parolamız “vatan”, işareti “namus”tur.

Hiç yorum yok: