7 Mayıs 2019 Salı


AMERİKA’NIN TEKELLERİ

1980’li yıllardan bu yana Türkiye’de ve dünyada “liberal küreselleşme” rüzgarları esiyor. Liberal sözcüğüne aldanmayın, bu rüzgâr, hedef ülkeleri ABD hegemonyasına sürüklemek için estiriliyor.

Emperyalizm, ABD’nin dünya egemenliğine devam etmesi için ülkelere sürekli müdahalelerde bulunuyor. Kontrol etmek istedikleri ülkelerin yönetimine “komprador, emperyalizm işbirlikçisi” kimseleri yerleştirmeye gayret ediyor. Başaramazsa askeri müdahalelerde bulunmakta tereddüt etmiyor. Bunun adını da utanmadan “yeryüzünü askerî açıdan denetimi” koymuş.

“Liberal küreselleşme” rüzgarları estiren ABD’nin bütün bu iktidar belirlemelerinin, askeri müdahalelerinin sebebi, beş konuda ülkeleri denetim altında tutma arzusundan kaynaklanmaktadır. Serbestlik kendisi içindir; diğer ülkelere karşı tekelleşme politikası uygular. Tekelinde bulunması istediği hususlar da şunlardır:

1.       Başta petrol ve doğal gaz olmak üzere dünyamızın doğal kaynaklarını kontrol altında tutmak ister. ABD için bir damla petrol bin damla kandan daha kıymetlidir. Irak’ta, Libya’da akıttığı kanlar, söndürdüğü ocaklar hep bu petrol sevdasından kaynaklanmaktadır. Şimdilerde de Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı İsrail, Yunanistan, GKRY ile birlikte deniz tatbikatları yapmasının nedeni de bu bölgedeki doğal kaynaklara el koymak içindir.  Venezuela’ya müdahale etme gayretlerinin nedeni de budur.

2.       İleri teknoloji tekelinde olsun ister. Bunun için milyarlarca dolar harcar. Askeri ve ekonomik ambargo gibi teknoloji konusunda da diğer ülkelere ambargo koyar. Başka devletlerin ileri teknolojiye ulaşma gayretlerini baltalar. Gerekirse bilim adamlarına suikast bile düzenler. Isparta yakınlarında düşen uçaktaki bilim adamlarımızı unutmadık.


3.       Kendi sermayesinin serbestçe dolaşması için çaba sarf eder. Dolar’ın temel değişim birimi olmasından asla vazgeçmez. Bankacılık sistemini elinde tutar ve kontrol eder. Diğer para birimlerinin değerinin dolara göre belirlenmesini ister. Finans sektörünü kullanarak (faiz, borsa, kar transferi) diğer ülkelerden para hortumlar.

4.       Silahlanmaya çok büyük kaynak ayırır. Ordusunu kitle imha silahları ile donatır ama başka ülkelerin nükleer silah geliştirmelerine şiddetle karşı çıkar. Kuzey Kore’ye, İran’a uyguladığı yaptırımların temel nedenlerinden birisi de budur.


5.       Kitle iletişim araçlarını, gazeteleri, televizyonları kendi amaçları doğrultusunda kullanır. Halkları yanlış bilgilendir. Bunları kullanarak ABD lehine kamuoyu oluşturur. Amerikan askerleri Irak’ta binlerce insanı öldürdüğünde, binlercesine işkence yaptığında insanlar bu askerleri alkışlar, onların başarısı için dua eder hale gelir.

Küresel sermayeye karşı mücadele eden mazlum milletlerin kurtuluşu bu beş konudaki ABD tekelini yok etmekten geçer.

Türkiye için de aynı şey geçerlidir. Öncelikle ABD’nin son günlerde, Gül, Davutoğlu ve Babacan’ın devreye sokularak kendi kontrolünde bir iktidar oluşturma gayretleri akamete uğratılmalıdır.

Tüm vatanseverlerin Amerikan emperyalizmine karşı birleşmesi ve bir milli hükümet kurması artık elzem olmuştur. AKP ve Erdoğan Türkiye’yi tek başına yönetemez durumdadır. Çözüm millî hükumette aranmalıdır.

Hiç yorum yok: