9 Mayıs 2019 Perşembe


BEYİNLER YIKANIYOR, AKILLAR KİRAYA VERİLİYOR

Çok seçimler yapıldı ama hiçbirinde bu kadar yoğun bir psikolojik saldırı görmedim. Medya ve sosyal medyadan insanların beynine büyük hücum var. Beyinler yıkanıyor, akıllar tıkanıyor.

Bu fırtınanın etkisinde kalanlar papağanlaşıyor; ne duysalar, ne izleseler onu sosyal medyadan paylaşıyor.

Özetle akıllar kiraya verilmiş durumda.

Sayın Ekrem İmamoğlu yıldızlaştırılıyor, güneşe benzetiliyor. Geleceğin cumhurbaşkanı olarak takdim ediliyor.

Kendisinin yakışıklı, eşinin güzel olduğu fotoğraflarla anlatılıyor.

Atatürk ile yan yana fotoğrafları dağıtılıyor ama Atatürkçülük adına ne yaptığı bilinmiyor.

Rum Patriği Bartholomeos, Eyüp Sultan, Anıtkabir üçgeninde dolaşıyor ama nerede duracağını bilmek mümkün olmuyor.

TANIMIYORUZ

İlerde cumhurbaşkanı olacak ama biz onun Türkiye’nin sorunları ile ilgili ne düşündüğünü bilmiyoruz.

Nasıl bir ekonomik program uygulayacak, bilmiyoruz.

Doğu Akdeniz’deki haklarımızı Amerika, İsrail, Yunanistan elimizden almak istiyor, bu konuda ne düşünüyor ne yapacak, bilmiyoruz.

Amerika’nın Türkiye’ye yönelik siyasi, ekonomik ve hatta askeri saldırıları var, nasıl karşı koyacak bilmiyoruz.

Amerika, Rusya, İran, Çin çatışma halinde, bu konudaki düşüncelerini nedir bilmiyoruz.

Eğitim politikalarını, sağlık politikalarını, ulaşım politikalarını, imar politikalarını bilmiyoruz.

DESTEKLEYEN ÇOK!

Bunları ve daha birçok şeyi bilmiyoruz ama onu kimlerin desteklediğini biliyoruz, sıralayalım:

İngiltere’nin Ortadoğu politikalarını yürütmek için elaman yetiştirdiği Exeter Üniversitesi’nde doktora yapmış, ABD’nin Uluslararası Liderlik Okulu’ndan mezun olmuş, Powell ile 2 sayfa, 9 maddelik antlaşma imzalayıp cumhurbaşkanı olmuş Sayın Gül onu destekliyor.

Başbakanlıktan ayrılınca, CIA’nın yayın organı Foreign Policy dergisinde hakkında “Amerika Türkiye’deki adamını kaybetti” denilen Sayın Davutoğlu onu destekliyor.

Vatan topraklarından "Bugün Türkiye'nin en bereketli toprakları burası. Buralar vadedilmiş topraklar. Musa bütün ömrünü bu toprakları arayarak geçirdi. Geldiler bu toprakları da kuruttular." Diye bahseden HDP eş başkanı Sezai Temelli onu destekliyor.

Kızları kandırıp dağlara çıkarıp terörist yapan Sakine Korkmaz’ın kankası, Türkler soykırım yaptı diye bas bas bağıran, PKK dostu Canan Kaftancıoğlu onu destekliyor.

“Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” diye slogan atan gençlere “Mustafa Kemal’in itleri” diyen Sırrı Sakık onu destekliyor.

Dersim dosyası açılsın diyerek Atatürk’ü sorgulamaya çalışan, CHP artık 1930’ların CHP’si değildir diyen, Amerika’dan, Avrupa’dan adalet ve demokrasi dilenen Sayın Kılıçdaroğlu onu destekliyor.

İSTANBUL’A MUSTAFA İLKER YÜCEL YAKIŞIR

İstanbul armatör Binali Yıldırım’a da Guaido İmamoğlu’na da mahkûm edilemez.

İstanbul’a,

“Bazı dostlar ‘İleride çocuklarına bugün aday olduğunu nasıl izah edeceksin, İmamoğlu var sen adaylığını çek’ diyor. Şöyle izah ederim:

PKK memuru Selahattin Demirtaş'ı övüp Abdullah Gül'ün çok ses çıkarmasını isteyen bir inşaat şirketi sahibinin, zor zamanlarda ortalıkta görünmemesine rağmen bir anda kurtarıcı gibi parlatılmasına ve Atatürkçüleri peşine takmasına karşı çıkıp, az oy alacağımı bile bile seçime girdim derim.

Çok oy alacağım diye savunduğum görüşleri değiştirmem. Mesela Binali Bey gibi barlar sokağında gezip içki içen gençlere şirinlik yapmam, Ekrem Bey gibi müezzinlik pozları vermem. Vatanseverim. Zor zamanlarda dava arkadaşlarımla birlikte her türlü tehlikeyi göze alırım. Tek oy alacak olsam bile PKK/HDP'yle yan yana gelmem. İlkeli yaşarım. Bu bana yeter.” diyen gerçek Atatürkçü Mustafa İlker Yücel yakışır.

Hiç yorum yok: