CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ VE LİDERLER
Son Anayasa değişikliğinden sonra artık resmen ve fiilen Türkiye
Cumhuriyeti’nde yürütmenin başı ‘Cumhurbaşkanı’ olacak. Bu bakımdan
cumhurbaşkanlığı seçimi büyük önem kazandı. Hatta diyebiliriz ki milletvekilliği
seçimlerinden de önemli hale geldi.
Cumhurbaşkanı’nın kuracağı hükümet Meclis’e karşı sorumlu
olmayacak. Güven oyu almasına da gerek kalmayacak. Artık başbakan da olmayacak.
İktidar olmak isteyen partiler kendi adaylarını bu önemli
gerçeğe ve Türkiye’nin sorunlarına göre belirlemeleri gerekecek.
KİMLER ADAY OLACAK?
Olayları takip ettiğimizde önümüzdeki seçimde muhtemel
adayların şunlar olduğunu görüyoruz:
Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Kemal
Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve Doğu Perinçek.
Devlet Bahçeli aday olmayacağını ve dolaylı olarak Sayın
Erdoğan’ı destekleyeceğini açıkladı ve yarıştan vazgeçti.
Abdullah Gül ise son zamanlarda yurt içi ve yurt dışı
görüşmelerini artırdı ve Erdoğan karşıtlığını açıkça ilan etmeye başladı.
Kılıçdaroğlu da aday olacağını açıkladı ve demokrasi ve
hukuk mücadelesinde kendileri ile birlikte hareket edeceklerle ittifak
oluşturabileceğini söyledi. Adalet yürüyüşünde HDP ile kol kola giren HDP’nin CHP
ile beraber hareket edeceği anlaşıldı.
İYİ Parti genel başkanı da aday olacağını birkaç kere tekrar
etti. İkinci tura kalmazsa CHP adayını destekleyeceğini de açıkladı.
Vatan Partisi 27 Ocak tarihinde Ankara’da büyü Kurultayını
toplayacak ve Genel Başkan Doğu Perinçek’in aday olacağını açıklayacak.
CUMHURBAŞKAN’INI BEKLEYEN SORUNLAR
Yeni Cumhurbaşkanı’nı bekleyen çok önemli sorunlar var.
Ülke bir vatan savaşı veriyor. PKK, FETO gibi terör
örgütleri ile çok ciddi bir mücadelenin içinde. AKP iktidarının bölünme noktasına
taşıdığı vatanımızın bütünlüğü pekiştirme görevi yeni Cumhurbaşkanı’nın öncelikli
görevi olacak.
Ülke borç batağına batmış durumda. Batı’nın bize dayattığı
liberal ekonomi programları sonucu borçlarımız arttı, işsizlik arttı, yoksulluk
artı ve gelir dağılımındaki bozukluk büyüdü. Yeni
Cumhurbaşkanı’nın bu
gerçekleri görüp borçlanma ekonomisini terk edip üretim ekonomisine geçmeyi
sağlaması lazım.
Komşularla iş birliğini sağlaması, laiklik ve aydınlanma
konusunda taviz vermemesi gerekir.
HANGİ ADAY?
Bu sorunları hangi aday göğüsleyebilecekse o Cumhurbaşkanı
olacaktır.
Sayın Erdoğan’ın 15 yıllık iktidarı ortada. Ülkeyi iyi
yönetemediği açıkça görünüyor. Terör ve terörün destekçisi Amerika ile ilgili
yalpalamaları devam ediyor. Bu konuda kesin ve yeterli adımları atamıyor. Hala
Suriye’yi düşman olarak görüyor. Komşularla işbirliğini yeterli ölçüde
sağlayamıyor. Yanlış ekonomik programlarda ısrar ediyor.
Sayın Abdullah Gül’ün geçmişte yaptıkları ortada. PKK’ya
verilen tavizleri ‘güzel şeyler olacak’ diye açıklamıştı. Davutoğlu ile
birlikte yürüttüğü dış politika ülkemize büyük zararlar vermişti. Hakkında ABD
ve İngiltere’nin dostu olduğuna dair ciddi iddialar var. PKK ve FETO’yu
başımıza musallat eden bu ülkelerle dostluk peşinde olan bir Cumhurbaşkanı vatan
bütünlüğünü pekiştirmede asla başarılı olamaz. HDP’ye de sıcak bakmasını
unutmamak lazım.
HDP ile beraber hareket edeceği anlaşılan Kılıçdaroğlu’nun
vatan bütünlüğü konusunda büyük yanlış içinde olduğu görülüyor. Kemal Derviş’i
ekonomiden sorumlu bakan yapacağını açıklayan Kılıçdaroğu anlaşılan liberal
ekonomilerden de vazgeçemeyecek.
Sayın Akşener, Batı ittifakına bağlı olduğunu ve savunmamızı
NATO içerisinde sağlayabileceğimizi programına geçiren bir partinin genel
başkanı. Liberal ekonomik programların bütün hızıyla uygulandığı dönemlerde de
bakanlık yapmış bir kişi. HDP yeterli oy alırsa mecliste bulunmasında bir
mahzur olmadığını da beyan etmişti.
Öyle anlaşılıyor ki, Kılıçdaroğlu, Gül ve Akşener Atlantik
sisteminin adayları olarak ortaya çıkacaklar ve ikinci tura kim kalırsa onu
destekleyecekler. Yani aslında birbirlerinden çok da farkları yok.
SON ADAY: PERİNÇEK
Vatan Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek Türkiye’nin sorunlarına
tam teşhis koyan ve bunları çözebilecek olan tek adaydır.
Vatan Partisi’nin ve onun Genel Başkanı’nın başarıları
ortada:
“Ergenekon ve Balyoz tertiplerinin çökmesi Vatan Partisi’nin
başarısıdır!
Silivri duvarlarının yıkılıp Türk Ordusunun esaretten
kurtarılması ve esaretten kurtulan ordumuzun PKK’yı hendeklere gömüp,
Suriye’nin kuzeyinde Amerikan koridorunu yarması Vatan Partisi’nin başarısıdır!
Ermeni soykırımı yalanının Avrupa İnsan Hakları mahkemesi
kararıyla tarihe gömülmesi Vatan Partisi’nin başarısıdır!
15 Temmuz 2016 gecesi hükümetten de önce kamuoyunun önüne
çıkarak millete ve orduya güven vererek, ABD-FETÖ darbesinin bastırılmasını
sağlamak milletimiz ve ordumuzla birlikte Vatan Partisi’nin başarısıdır!
FETÖ ile 40 yıl mücadele ederek, gladyonun ipliğini pazara
çıkararak FETÖ’nün üzerine yürünmesini sağlamak Vatan Partisi’nin başarısıdır!
Türkiye’nin komşularıyla kanlı bıçaklı olduğu koşullarda,
uçakların düşürüldüğü dönemlerde, komşularımızla yeniden işbirliğinin
sağlanması Vatan Partisi’nin başarısıdır!
Türkiye’nin yönünü Atlantik’ten Avrasya’ya çevirmesi Vatan
Partisi’nin başarısıdır!
Türkiye’de, bağımsızlığımızı hedef alan ABD’ye karşıtlığın
yükselmesi Vatan Partisi’nin başarısıdır!
Atatürk’e sağdan soldan sövmenin serbest olduğu koşullardan,
herkesin Atatürk’e sarıldığı günlere gelmemiz Vatan Partisi’nin başarısıdır!”
Türkiye’nin tek çıkışı Vatan Partisi ve onun lideridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder