10 Aralık 2017 Pazar

ÖNCE LOZAN’A SAHİP ÇIK!

Öyle anlaşılıyor ki, Sayın Erdoğan’ın Lozan konusunda kafası karışık. Gün oluyor, ‘Lozan’I zafer olarak yutturmaya çalıştılar’ diyor, gün oluyor ‘İstiklal savaşını Lozan ile taçlandırdık’ diyor. Son olarak da, Yunanistan’da ‘Lozan’I revize etmek gerek’ demiş ve bu büyük siyasi zaferi tartışmaya açmış.

Lozan’I tarışmaya açarsanız Sevr’I getirir sizin önünüze koyarlar. Nitekim Yunanistan Savunma bakanı da Erdoğan’a cevaben ‘O halde Sevr’e dönelim’ demiş

KİMLER LOZAN DEĞİŞSİN DİYOR?

Lozan’ı beğenmeyip değişmesini isteyen çok çevreler var: 17 Aralık 2004 AB Zirvesi'nde, İlerleme Raporu ile önümüze konan şartların başında "Lozan Antlaşması'nın gözden geçirilmesi" maddesi vardı; hâlâ da duruyor. Barzani, ders kitaplarında; Lozan Kürdistan'ın engelidir. Sevr'e göre Devleti kurmak hakkımızdır, diyor. Teröristbaşı Öcalan ve PKK, yayınladığı her bildiride Sevr'i savunuyor, Lozan'a karşı çıkıyor.

Zaten Lord Curzon da antlaşmayı imzaladıktan sonra şunları söylemiş: "Lozan görüşmeleri sırasında sunduğum her öneriye itiraz ettiniz; saygı duyarım; hatta bunları bu gün için cebime koyuyorum, fakat ekonomik sıkıntılar yüzünden bize başvuracağınızda, teker teker gündeme getireceğim."

LOZAN CUMHURİYET DEMEKTİR

Lozan Türkiye Cumhuriyeti’nin tescil belgesidir. Lozan’I tartışmaya açarsanız Cumhuriyet’I ve onun kazanımlarını da tartışmaya açmış olursunuz. Oysa bir devlet adamının görevi öncelikle Cumhuriyet’I korumaktır.

Peki siz bunu yapabildiniz mi? Dönüp 15 yıllık iktidarınıza bakalım:

Lozan ile bu toprakların ebediyyen Türk milletinin vatanı olduğu tescil edildi. Siz ise, açılım yapacağız diye vatan topraklarını bir kukla devlete devretmenin eşiğine kadar geldiniz.

Türk milleti bu topraklarda Lozan ile egemen oldu. Siz, FETO’nun paralel devlet olmasına göz yumdunuz, yardımcı oldunuz ve dolayısyla Amerika’yı egemenliğimize ortak ettiniz. Hâlâ bir takım cemaatler egemenliğimizi ihlal ediyorlar ve siz en azından göz yumuyorsunuz.

Türk ordusunun destanlaşan mücadelesi ve muhteşem zaferi sonucu Lozan imzalandı. Siz bu orduya sahip çıkamadınız. FETO polis oldu, hâkim oldu, siz savcı oldunuz ordumuzu tasfiye etmeye kalktınız.

Cumhuriyet hukukun üstünlüğü demektir, yargı bağımsızlığı demektir. Siz 12 Eylül’de anayasayı değiştirip, yargıyı cemaat isimli bir terör örgütüne teslim ettiniz.

Lozan ile vatan kıldığımız bu topraklara, yer altı ve yer üstü zenginliklerimize sahip çıkamadınız. Yabancılara toprak satışını kolaylaştırıdız; madenlerimizi yabancılar çıkarıyor, derelerimizi onlar kullanıyor.


Cumhuriyet ile birlikte kurulan sanayi işletmelerimizi sattınız, yabancılara verdiniz. Kendi ülkemizde yabancıların fabrikalarında çalışan işçiler haline geldik.

Haberleşme, sağlık, bankacılık, sigortacılık, sağlık gibi hizmet sektörleri yabancı fonların oldu; Bunlara da sahip çıkamadınız.

Cumhuriyet laiklik demektir, bilimin aydınlığı demektir. Siz iktidar olur olmaz laiklik ile sorunlar yaşamaya başladınız. Eğitimin bilimsel ağırlığını azaltıp, dinselleştirmeye başladınız.

Çocuklarımızın geleceğine de sahip çıkamadınız. Sorular çalındı, sınavlarda haksızlıklar oldu; çocuklarımızı, gençlerimizi mağdur ettiniz.

HATALARINIZIN BEDELİNİ MİLLET ÖDÜYOR

Sayın Erdoğan, PKK ve FETO konusunda hata yaptığınızı ve aldatıldığınızı kabul ettiniz ve bunlarla ilgili yanlış politikalardan vaz geçtiniz ama bu hataların bedelini milletimiz ödedi ve ödemeye devam ediyor. Mehmetçiklerimiz, polislerimiz bu hataların sonucu şehit oldu. Gencecik çocuklarımızı genç yaşta toprağa verdik.


Lozan konusunda da artık gerçeği görün. Sizi yanıltmalarına izin vermeyin. Bu millete tekrar bedeller ödettirmeyin.

Lozan’ı tarışmayı bırakın ve onun bize kazandırdıklarını korumaya çalışın. Cumhurbaşkanı olarak bu millet sizden bunu bekliyor.


İktidarda kalmanızın anahtarı da budur. Ya Lozan’a sahip çıkarsınız ya da bu millet size o makamdan indirmesini bilir.  

Hiç yorum yok: