7 Aralık 2017 Perşembe

ÇARE BİRLİKTE

Kana ve paraya doymayan Amerika ve İsrail, Batı Asyanın ortasına yeni bir bomba daha attı: Kudüs bombası.

Bu zalimlerin1990lı yıllardan bu yana ölümüne neden oldukları insan sayısı 3 milyonu buldu, belki de geçti. Bölge ülkeleri büyük bedel ödedi ama Amerika yenildi. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış derler, Amerika da yenildi ama yenilmeye doymadı, tekrar saldırdı.

Evet! Amerika yenildi. İran’a sözünü geçiremedi; Esad’a gücü yetmedi; Irak’ı parçalayamadı ve en önemlisi Türkiye’yi bölme ve ikinci İsrail devletini kurma planı gerçekleşmedi. Yenildikçe hırçınlaştı ve adeta gözünü kan bürüdü.

Amerikan ve İsrail vatandaşları rahat; onlara bir şey olmuyor. Olan Batı Asya halklarına oluyor. Amerika burada savaşıyor ama kendi askerini kullanmıyor, PKK, IŞİD, PYG, YPD, El Nusra gibi örgütleri kullanıyor.

Amerika ve İsrail’in en büyük silahı ise, etnik ve mezhep farklılıklarını kullanarak insanları ayrıştırmak ve birbirlerine düşman kılmak. Ne yazık ki, bölge insanlarının bir kısmı bu tuzağa düştü ama onlar da artık uyandı. Kardeşliğin kıymetini anladı. Bölüp paraçalamak istediği ülkeler, Türkiye, İran, Suriye, Irak birleşti ve Amerikan İsrail işbirliğine karşı silahlı mücadeleye girişti ve kazandı.

SİYASİ PARTİLERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR

Bu ortamda siyasi partilerimize de seslenmek gereği var:

AKP, artık şu Esad düşmanlığından vazgeç ve Suriye ile işbirliğini artır.

CHP, katil Esad halkını bombalıyor, ABD’nin bölgede kalıcı olması için Türkiye yardım etmelidir anlamındaki sözler hiç solcu bir partiye yakışıyor mu? Artık mazlumun yanında ol.

İYİ parti, sende Türkiey’nin savunmasını ve güvenliğini NATO ve Batı sistemine ihale etmekten vazgeç. Bu görüş milliyetçiyim diyen bir partiye yakışmıyor.

Bu konuda en tutarlı parti Vatan Partisi oldu. Diğer partiler onu örnek alsa iyi olur.

NE YAPMALI?

Amerikan İsrail projelerine karşı bölge halklarının ve devletlerinin yapması gereken iki şey var:

Öncelikle, etnik kimlik, dini inanç, mezhep farklılıklarını düşmanlığa dönüştürmemeliler. Bunlar bölgenin zenginliğidir. Kardeşliğin, dostluğun kıymetini bilmeleri gerek. Kader birliğini içinde, geleceği beraber inşa etmek kaçınılmaz zorunluluktur.


Ülkeler arası işbirliğini artırmanın yolları aranmalıdır. Bu işbirliği konfedarasyona kadar gidebilir. Bunun için öncelikle bölgedeki yabancı güçler temizlenmeli, ülkeler huzura kavuşmalıdır. Daha sonra Batı Asya Birliği kurulmalıdır. Aksi takdirde emperyalist emel sahipleri bu bölgede daha çok kan döker.

MUSTAFA KEMAL PAŞA FEDERASYON DEMİŞTİ

Çare Atatürk’ün önerisindedir. Yıllar önce Atatürk bu fedarasyon fikri üzerinde durmuş ve bunu Irak ve Suriye halklarına teklif etmişti.

Mustafa Kemal Paşa, Heyeti Temsiliye adına Kolordu Kumandınlıklarına 23 Şubat 1920 günü yolladığı talimatta bunu resmi olarak kayda geçirmiştir. Onlara yolladığı yazıda, bölge halklarının liderlerine gönderdiği talimatın bir özeti bulunmaktadır. Bu özette Arap örgütlerinin önerdikleri konfedarasyon planının kabul edildiğini belirtir:

<… Suriye, Irak ve Türkiye bağımsızlıklarını kurtararak bir ‘Konfederasyon’ teşkil eylemek veyahut gelecekte kararlaştırılacak tarzda bir irtibat tesis eylemek üzere birlikte hareket edilmesi….>

Mustafa Kemal Paşa, aynı günlerde Talât Paşa’ya yazdığı mektupta da Suriye ve Iraklılarla konfederasyon kararı aldıklarını şu cümlelerle anlatır:

<…Araplara karşı başından beri ifade ettiğimiz siyasi formül şudur:
Her millet kendi bağımsızlığını kurtardıktan sonra ‘konfederasyon halinde birleşmek.’
Bu esas Araplarca memnuniyetle kabul edilmiştir.>

Mustafa Kemal Paşa, 24 Nisan 1924 günü, bu kez Meclisin gizli otururumunda yaptığı konuşmada, Suriye ve Irak’ın bağımsızlıklarını kazanmalarından sonra, bu ülkelerle ittifakın biçimi konusunda somut bir sonuç söyler:

<Bizimle anlaşmanın veya ittifakın üstünde bir şekil, ki federatif yahut konfederatif denilen şekillerden biriyle irtibat peyda edebiliriz.>

Irak ve Suriye, Atatürk’ün sağlılığında bağımsızlıklarını kazanamadı, bu yüzden de proje askıda kaldı.

Suriye, Irak ve diğer bölge ülkelerinin bir federasyon çerçevesinde birleşmesi Amerika-İsrail emperyalizmine karşı etkili bir önlem olabilir. Bölge halklarına kardeşlik, huzur ve güven getirebilir. Ama öncelikle ABD’nin bu bölgeden kovulması lazım.







Hiç yorum yok: