9 Mayıs 2017 Salı

ALÇAKLIKTAN DA ÖTE!

Hacettepe Tıp Fakültesinin ikinci sınıfında Atatürk İlkeleri ve İnkilâpları dersi almıştım. Hocamız Afet İnan’dı. Onu bir hocadan çok Türk Devriminin canlı tanığı olarak dinlerdik. Şahsen bana Atatürk’ü, Cumhuriyeti gerçek anlamıyla öğreten ve sevdiren odur. Minnetle ve rahmetle anıyorum.  

Şapşal suratlı, iğrenç bir mahlukun Atatürk ve Afet İnan ile ilgili sözlerini duyunca aklıma bu değerli Türk Kadını geldi. O sözü söyleyen alçağa lanetler okudum.

Son zamanlarda moda oldu, sürekli Atatürk ve çevresindeki kişiler kötüleniyor, hakaretler, küfürler ediliyor. Bu sözler milletimizdeki Atatürk sevgisini ve Cumhuriyete olan bağlılığını yok etmez ama Atatürk düşmanlarına karşı olan kinimizi artırır o kadar.

Atatürk tüm dünyanın kabul ettiği çok büyük bir devrimci liderdir. Sadece Türklerin değil, tüm mazlum milletlerin atasıdır. Çin’den Küba’ya kadar dolaşın, insanların tanıdığı, bildiği ve heykellerini göreceğiniz tek lider Atatürk’tür.

Bu saldırıların hedefi Atatürk kadar onun mensubu olduğu Türk Milleti’dir. Yapılan aslında Türk düşmanlığıdır. Atatürk’ün en büyük Türkçü olduğunu bildikleri için peşinden sürekli havlıyorlar.

Bakın, büyük bir Türkçü olduğu bilinen Ziya Gökalp Atatürk için şunları yazmış:

“Mustafa Kemal Paşa adını kudsi bir kelime sayarak, her an hürmetle anmaktadır. Evvelce, Türkiye’de, Türk milletinin hiçbir mevkii yoktu. Bugün, her hak Türk’ündür. Bu topraktaki hâkimiyet, Türk hâkimiyetidir. Siyasette, kültürde, iktisâtta hep Türk halkı hâkimdir. Bu kadar kat’i ve büyük inkilâbı yapan zât, Türkçülüğün en büyük adamıdır. Çünkü düşünmek ve söylemek kolaydır. Fakat, yapmak ve bilhassa başarı ile neticelendirmek çok güçtür.”

Şimdi anlaşıldı mı neden Atatürk’e hakaretler ediliyor, küfürler ediliyor? Bunu yapanların tümü Türklük düşmanıdır, Türk milletinin bu topraklarda egemen olmasını, özgür olmasını, söz sahibi olmasını istemeyen soysuzlardır.

BU ÇOCUKLARIN ALINLARINDAN ÖPÜYORUM

Aydınlık gazetesinde aşağıdaki haberi okuyunca kendi kendime dedim ki, Atatürk’ün emaneti emin ellerde. Türkiye Cumhuriyeti şeklinde tecelli eden Türk egemenliği bu topraklarda ebediyen devam edecek.
Haber şöyle:

"Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyeleri İstanbul Üniversitesi’nde Atatürk düşmanlığına izin vermedi. 9 Mayıs’ta İstanbul Üniversitesi tarafından düzenlenen İSTANBULFEST’in "Bir yazar, Bir Söyleşi, Bir İmza" başlıklı kısmına davet edilen ve "Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı" konulu söyleşide konuşmak üzere FETÖ’cü, Atatürk’e ve devrim tarihine hakaret içerikli söylemleriyle tanınan Mustafa Armağan isimli sözde ‘tarihçi’ davet edilmişti.

Derin Tarih Dergisinin Genel Yayın Yönetmeni olarak da bilinen Mustafa Armağan’adavet edildiği festivalde vatansever, Atatürkçü gençlerin sürprizi damga vurdu.

Türkiye Gençlik Birliği üyeleri "Atatürk Düşmanı Mustafa Armağan Üniversiteye Giremez’’, ‘’Fetullah Gülen’in ‘Aslanı’ Mustafa Armağan Üniversiteden Defol!’’, ‘’İstanbul Üniversitesi’ne Atatürk Düşmanları Giremez’’ yazılı pankartlarla, ‘’  Atatürk’e Uzanan Eller Kırılır, Fetullah’ın Aslanı Üniversiteden Defol ‘’ sloganlarıyla Armağanı  protesto ederek  üniversiteye sokmadı.

TGB Genel Başkan Yardımcısı Cem Dikmen "Bundan yaklaşık 15 dakika önce burada Mustafa Armağan denilen FETÖ’cü ve Atatürk düşmanı hainin bir etkinliği olacaktı. Atatürk gençliği onu karşılamak için gördüğünüz gibi burada onu bekledi. Ama o hain buraya gelmeye cesaret edemedi. Buradan kendisine bir kez daha sesleniyoruz: Atatürk gençliği daima görev başında!" dedi.”

Kutluyorum sizleri gençler, hepinizin alınlarından öpüyorum.


Hiç yorum yok: