10 Mart 2017 Cuma

EVET DE NEDEN EVET?

Türkiye çok zorlu günlerden geçiyor. Bir yanda devam edip giden bölünme tehlikesi diğer yanda artan borçlar, çift haneye çıkmış enflasyon, azalan turizm gelirleri, artan işsizlik ve yoksullukla kendini gösteren ekonomik kriz.

Bu büyük problemle ortada iken milletin önüne bir anayasa değişikliği teklifi getirildi. Teklif getirildi ama bu değişiklikler gerçekleşirse, yeni anayasanın milletin hangi derdine nasıl çare olacağı anlatılmıyor.

Değişikliğe evet denmesini isteyenler ve evet diyeceklerini açıklayanların yazdıklarına, söylediklerine bakıyoruz, evet denmesinin net bir gerekçesini göremiyoruz. Peki ne görüyoruz, şunları:

AKP ve destekçilerinin gerekçeleri:

Hayır diyenler FETO’cudur. 15 Temmuz gecesi milleti bombalayanlar hayırcılardır. Hayır diyecekler, teröristtir, çukurdur. Vesayetten kurtulacağız. Artık kimse anaysa kitapçığı fırlatmayacak.

MHP ve destekçileri: Millete yeminimiz var. Söz verdik dönmeyiz. Lider ne derse doğru odur. Ülkücü işini yarım bırakmaz.

Şimdi soruyorum: Muğlak, asılsız ve değişikliğin özü ile ilgisi olmayan bu ifadeler neden evet denmesi gerektiğini açıklıyor mu?

Ve gene soruyorum:

Milletvekili sayısı 600 olursa, milletvekili olma yaşı 18’e inerse,

TBMM bakanları ve cumhurbaşkanını denetleyemezse;

TBMM’nin kanun yapma yetkisi kısıtlanırsa, cumhurbaşkanına kanun yapma yetkisi verilirse;

Meclis cumhurbaşkanına soru dahi soramazsa;

Bakanları cumhurbaşkanı belirlerse;

Bakanlar milletvekili olmazlarsa;

Cumhurbaşkanı devletin üst kurumlarını belirleme yetkisine sahip olursa,

Cumhurbaşkanı siyaseten dokunulmazlık zırhına bürünürse;

Devletin bütçesini meclis yerine cumhurbaşkanı yaparsa;

Cumhurbaşkanı milletin seçtiği TBMM’ni feshedebilirse;

Cumhurbaşkanı Olağan üstü hal ve savaş ilan edebilirse;

HSK’nın üyelerinin çoğunu cumhurbaşkanı ve onun mensup olduğu parti belirlerse;

Anayasa mahkemesi üyelerinin çoğunu cumhurbaşkanı atarsa;

Evet dememizi isteyenler bağırmayı, hakareti, itelemeyi, korkutmayı bir yana koyup tek tek ve madde madde açıklasınlar; Türk Milleti yukarıdaki değişiklikler gerçekleşirse  hangi derdine nasıl çare bulacaktır.

Bugüne kadar açıklayamadılar, bundan sonra da açıklayamazlar çünkü bu değişiklikler milletin hayrına değildir.

Bize göre, Anayasa Değişikliği Tasarısı, Türkiye Cumhuriyetinin temel niteliklerini ortadan kaldırmaya yönelik talihsiz bir girişimdir. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesine uygun olmayan, partili bir başkanlık rejimi getirerek ülke bütünlüğüne zarar verecektir.

150 yıllık bir mücadele sonucu elde edilen milli egemenliği, parlamentonun üstünlüğünü, hukuk devletini ortadan kaldıracak bir tasarıdır.

Olağanüstü yetkilerle donatılmış, buna karşılık hesap sorulamayan partili bir kişiyi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve yargı erkinin üstüne yerleştirmektedir.

Böyle bir devlet anlayışı ile Türk Millet hiçbir derdine çare bulamaz. Tek adam yalnız adamdır; yalnız adam güçsüz adamdır.


Türk Milletinin güçsüz adama değil, güçlü bir TBMM’ne ihtiyacı vardır. Sorunlara çözüm bir kişinin ağzında değil, meclisin iradesinde aranmalıdır.  

Hiç yorum yok: