TÜRK TİPİ BAŞKANLIK:
PADİŞAHLIK
Türkiye Cumhuriyet'i kurulduğundan bu
yana devleti yıkmak için yapılan saldırılar yoğunlşarak devam
ediyor. Sürekli savaş halindeyiz. Ekonomik olarak savaş
halindeyiz, politik olarak savaş halindeyiz, pisikolojik olarak
savaş halindeyiz.
Kim saldırıyor diye sorarsanız
söyleyelim, Türkiye Cumhuriyeti'ni kurarken kiminle mücadele edip
yendiysek onlar saldırıyor. O zaman yedi düvel diyorduk, Atlantik
Sistemi diyoruz. Buı sistemin başını da ABD çekiyor.
BİDEN'İN TALİMATLARI
ABD Başkan Yardımcısı geldi ve şu
talimatları verdi gitti:
1.
Suriye'ye kendi başınıza müdahale
edemezsiniz!
2.
PYD –YPG bizim Ortadoğu’daki kara
gücümüzüzdür. Bu nedenle bizim Kürt koridoru işimizi
baltalamaya yönelik ve bu güçleri hedef alan operasyon
yapamazsınız!
3.
Kendi başına yeni terörist gruplar
oluşturamazsınız. İncirlik in denetim ve kontrolü NATO
dolayısıyla ABD ye aittir. Buraya müdahale edemezsiniz.
4.
Irak'ta, ABD’den habersiz inisiyatif almaz,
Barzani, Nuceyfi, Abadi ile bizim bilgimiz dışında bir görüşme,
uzlaşma, antlaşma yapamazsınız! . Musul ve Kerkük ABD için
yaşamsal önem taşımaktadır. Bu bölgelere müdahaleniz söz
konusu değildir!
5.
Güneydoğu ve Kandil'e operasyonlarını
bitireceksiniz. “çözüm masası” yeniden ve ivedilikle
oluşturulmalı, PKK'nın istekleri karşılanmalı.
7.
İhvan ve/veya IŞİD konusundaki kararlar,
İsrail ile işbirliği ve İsrail in önerileri doğrultusunda
alınmalıdır.
Bu olay gösteriyor ki, Cumhuriyet'in
temel ilkesi olan “tam bağımsızlık” yok olmuştur. Böyle
direktifler veren bir diplomat istenmeyen adam ilan edilip,
memelektine gönderilmeliydi.
YENİ ANAYASA
Biden'in yeni anayasa yapın, içinde
Atatürk ve Türk Milleti olmasın talimatı için zaten kollar
sıvanmış durumda.
“Yeni Anayasa” çalışmalarının
başını da Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı çekiyor. CHP, MHP, HDP
de onların peşine takılmış durumda. Anayasa masası kurulsa da
bir sandalye de biz kapsak diye bekliyorlar.
Erdoğan, nasıl bir anayasa istediğini
açıklamış: Türk tipi başkanlık ve milli ve yerli anayasa
istiyormuş. Şöyle diyor Erdoğan:
“Bugüne kadar kurulan anayasaların
hepsi ithaldir, yerli değildir ve ithal ürünlerle yönetildik,
ithal mantıklar bize hakim oldu. Şimdi biz yerliye ve milliye
dönmeliyiz.”
Anaysalarda mutlaka olması gereken
milli egemenlik, demokrasi, kuvvetler ayırımı, insan hak ve
özgürlikleri, parlemento gibi kavramların hepsi aslında ithal
hususlardır. Bu değerleri biz başka ülkelerden aldık. Anaysa
kavramının kendisi de aslında ithaldir.
Anayasal düzenin kurulması ve millet
egemenliğinin sağlanması devrimler silsilesi sonucunda oluşmuştur.
1876 yılından bu yana Namık Kemallerin, Mithat Paşaların, Ziya
Gökalplerin, Talat Paşaların ve nihayetinde Musatafa Kemal
Atatürk'ün hep padişaha hem de yedi düvele karşı verdiği
mücadelenin sonucunda Türkiye Cumhuriyet'i kuruldu.
Türkiye Cumhuriyet'i kurulunca biz
millet egemenliğine, tam bağımsızlığa ve yukarda sıraladığım
değerlere sahip olduk.
Milli egemenliğin bedeli ise ağır
oldu. Türk Milleti bağımsız ve egemen olmak için çok kan döktü,
çok şehit verdi. Türkiye Cumhuriyeti erkeği ile, kadını ile
çocuğu ile verilen çok büyük bir savaşın sonucudur.
PADİŞAHLIK BİTTİ!
Yeni anayasa yaparak Türk Milleti'ni
anayasadan çıkararak millet egemenliğini yok etmek isteyenlerin,
haklarımızı ve özgürlüklerimizi elimizden almak isteyenlerin bu
bedeli göz önünde tutmaları gerekir. Bu bedeli ödemeden hiç
kimse Türk milletini anayasadan silemez ve millet egemenliğini yok
edemez.
Türk Milleti'ni anayasadan çıkarıp,
“ithal değerleri” de yok edip, millet egemenliğini de etnik
kimlik ve mezhep esasına dayanan özerk devletçiklere devredince
oluşacak devletin “Türk tipi” başkanına da artık padişah
demek lazım. Sayın Erdoğan padişah olunca da artık başkanlık
babadan oğula geçer. Erdoğan'ın iki oğlunun olmasının
yaratacağı sorun da Osmanlı usullerine göre çözülebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder