1 Ocak 2016 Cuma

ANAYASA KUMPASI

Türk Milletine yeni bir kumpas hazırlığı var. Yeni anayasa söylemi adı altında yürütülüyor bu kumpas. Amaç, Türk milleti kavramını anayasadan çıkarmak ve üniter devleti yok etmek.

Bu kumpasın siyasi partilerden 3 aktörü var: AKP, CHP ve HDP. MHP ise,  izleyici durumda. Bunlara bazı medya organlarını ve STK’ları da katmak mümkün.

1982 anayasası darbe anayasası imiş, demokratik değilmiş, sivil anayasa yapıp “birinci sınıf demokrasi” getirilmeliymiş. Ülkede demokrasinin yaralı olduğu doğru da bunu düzeltmenin yolu öncelikle antidemokratik yasaları değiştirmekten geçer.

Demokrasi deyince neden akla siyasi partiler kanunu, seçim kanunu gelmez? Öncelikle şu % 10 barajı kaldırılmalıdır. Siyasi partiler kanunu değiştirilip parti içi demokrasi sağlanmalıdır. Bunları yapmadan anayasanın hangi maddesini değiştireceksiniz de Türkiye’ye demokrasi gelecek.

Demokrasi, kararların halk tarafından verildiği bir rejimdir. Halk bu kararları sağlıklı verebilmesi için eğitim sisteminin değiştirilmesi gerekir. Sorgulamayı, araştırmayı değil, sorgusuz sualsiz inanmayı öğreten bir eğitim sistemi ile demokrasi sağlıklı işlemez. Sağlıklı demokrasi istiyorsanız öncelikle eğitimi değiştirin.

Türkiye’de çok büyük bir servet ve gelir eşitsizliği var. Ekonomik güç belirli ellerde toplanıyor. Ekonomik gücü elinde toplayanlar bunu siyasi güce dönüştürüyor.

Ülkeyi ilgilendiren kararlar zenginlerin isteği doğrultusunda alınıyor. Ülkede demokrasiden çok aristokrasi var. Bu ortamda yasaları da anayasayı da ekonomik güç belirler. Demokrasi istiyorsanız düzeltsenize bu eşitsizliği…

Kararı halk verecek ama halkın haber ve bilgilenme hakkı kısıtlanmış durumda. Medya iktidarın borazanı olmuş. Muhalif seslere izin yok. Türkiye’yi ve dünyayı bu medyanın gösterdiği şekilde görüyor. Çok aşırı bir bilgi kirliliği yaşanıyor. Bu ortamda sağlıklı demokrasi olur mu? Anayasa değişikliği ile İleri demokrasi getireceğini söyleyen iktidarın samimiyetine inanmak mümkün mü?

Türkiye Cumhuriyeti iki temel esas üzerine kurulmuştur: Hâkimiyet-i Milliye ve İstiklâl-i Tam. Kurucu irade budur. Bundan dolayı devlet milli ve üniterdir.  Egemenlik kayıtsız şartsız Türk Milletindir. Yeni anayasa ile değiştirilmek istene de işte bu temel özelliklerdir. Amaç bölünmeye giden kapıları açmaktır.

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri iki akım bazen ayrı ayrı bezen de birleşerek Cumhuriyete saldırıyorlar. Bunlar bölücü ve irticai akımlardır. Şu anda da ikisi birleşmiş ve Türkiye Cumhuriyetine ağır darbeler indirmeye başlamışlardır. Acı olan Cumhuriyeti kuran partinin de bu iki akıma bazen gizli bazen açık destek vermesidir.

Anayasa’nın bunların istediği biçimde değişmesi için halk oylaması gerekecek. Bu halk oylamasında halkın evet demesi için HDP-PKK bu işin dışındaymış izlemini veriliyor. Oysa bölücülerin 14 madde halinde sıraladıkları isteklerinin gerçekleşmesi için mevcut anayasanın değiştirmesi gerekiyor. Yapılması düşünülen yeni anaysa işte bu istekleri gerçekleştirmenin ilk adımı oluyor.

Türk Milleti olarak uyanık olmamız gerekir. Yeni bir anayasa yeni bir devlet demektir. Türk Milleti Türkiye Cumhuriyetini kurarak egemenliğini eline almıştır. Vatanının sınırlarını belirlemiştir. Yeni anaysa ile ne egemenliğini başkaları ile paylaşır ne de vatan topraklarının bir kısmında vaz geçer.

Türk Milletinden egemenlik hakkını elinden almak isteyenler Atatürk’ün şu sözlerini hiç unutmasınlar:

“Millet egemenliğini almıştır ve isyan ederek almıştır. Alınan egemenlik, hiç bir neden ve biçimde terk edilemez; geri verilemez. Bırakılamaz. Bu egemenliği tekrar geri alabilmek için, almak için kullanılmış araçları kullanmak gerekir.”

Bu sözlerin anlamı açıktır. Türk Milleti isyan etmiştir, kan dökmüştür ve egemenliğini almıştır. Hileyle, kumpasla bu egemenliği Türk Milletinin elinden almak isteyenler milletin egemenliğini korumak için de aynı yönetme başvuracağını bilmelidir.


Hiç yorum yok: