ATATÜRK’ÜN İZİNDE OLMAK
Uzun süredir Türkiye’de bir Atatürkçülük ve Kemalizm
tartışması sürüp gidiyor. Bu tartışmalar bile Atatürk’ü ve onun öğretisini bir
türlü kavramadığımızı gösteriyor.
Mustafa Kemal’i anlamak için Onun yaptıklarını iyi
değerlendirmek lazım. Onun üç büyük eylemi var: Emperyalizme karşı verdiği
kurtuluş savaşı, saltanata karşı demokratik devrim ve toplumu ümmet aşamasından
millet aşamasına dönüşümü.
Kuva-yı Milliye, aslına dünyanın tanıştığı ilk Halk Kurtuluş Ordusu’dur.
Müdafaa-i Hukuk ise sadece Türk milletinin haklarını emperyalizme karşı koruma
öğretisi değildir. Müdafaa-i Hukuk, mazlum milletlerin için bir kurtuluş
beyannamesidir.
Kurtuluş savaşının batılı güçlere karşı verilmiş olması
Türkiye halkının milliyet duygularını pekiştirmiş ve bu mücadelenin esnasında
saltanat erbabının ve padişahın emperyalizm ile işbirliği yapış olması Türk
İnkılabını demokratik kılmıştır.
Atatürk hem ihtilalcidir hem de inkılapçıdır. İhtilalcidir
çünkü başkaldırıyı padişaha karşı yapmıştır. İnkılapçıdır çünkü Türk toplumu
dönüştürmüştür. Verdiği kurtuluş savaşı ağır bastığı için devrimciliği yeteri
kadar göz önünde tutulmamıştır.
Atatürk devriminin temel özelliği demokratik olmasıdır. O,
Anadolu İhtilalini kongrelerle, şuralarla, meclislerle ve halkı ile birlikte
yapmıştır. Her zaman TBMM’nin emrinde
olmuştur. Yunan kuvvetleri Sakarya’ya kadar geldiğinde bile başkomutanlık
yetkisi TBMM’den almış ve ondan sonra düşmanı Sakarya’da durdurmuştur.
Mustafa Kemal’in şansızlığı ölümünden sonra İnönü
Atatürkçülüğünün Türkiye’ye egemen olmasıdır. İnönü, Atatürk’ün milli
demokratik devrimini sürdürmede çok yetersiz ve isteksiz kalmıştır. Demokratik
devrim, totaliter bir bürokrasi diktasına ve “muassırlaşma” hamleleri de “alafırangalığa”
dönüşmüştür.
Bugünlerde Atatürk’ü yerenler de övenler de gerçek Mustafa
Kemal’i değil, hayallerindeki Mustafa kemali yeriyor veya övüyorlar.
Atatürk’ün temel düşüncesi emperyalizme karşı müdafaa-i
Hukuk ve tam bağımsızlık, dikta anlayışına karşı da Milli egemenliktir.
Alafrangalığın yani batı dünyasının taklitçiliğin ise Atatürkçülük ile ilgisi
yoktur. O, her zaman milli kültürü savunmuştur.
Eğer Atatürk’ün izindeyiz diyorsanız tutacağınız yol, milli
demokratik devrim yoludur. Bu yola yalnız gidilmez. Bu yolda ilerlemek
isteyenlerin bir siyasi parti bünyesinde çalışması gerekir.
AKP karşı devrimci bir partidir. CHP’nin ise Atatürk ile
ilgisi kalmamıştır; emperyalizmin piyonlarının savunucusu durumuna düşmüştür. MHP’nin
ise bir etkinliği kalmamıştır ve bu parti de antiemperyalist özellikte değildir.
Ben Atatürkçüyüm diyenlerin toplanacağı ve milli demokratik devrim için
mücadele edeceği parti Vatan Partisidir. Toplanılacak yer orasıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder