DEVRİM KARŞI DEVRİM VE SİVAS KONGRESİ
Türkiye
Cumhuriyeti, “Anadolu İhtilali”nin
sonucudur. Bu ihtilalin temelinde Türk milliyetçiliği vardır. Yeni bir devletin
kurulmasını sağlayan bu devrim iki ayak üzerinde yükselmiştir: Müdafaa-i Hukuk
ve Misaki Milli.
Müdafaa-i
hukuk yıllardır hakları elinden alınan, emperyalist ülkeler tarafından sömürülen
ve toprakları işgal edilen Türk Ulusu’nun
haklarını savunmak anlamına gelir. Misaki Milli ise, sadece vatan
topraklarının sınırını belirlemez, egemenlikten eğitime, eğitimden kültüre,
kültürden yaşam biçimine, yaşam biçiminden ekonomiye kadar her şeyin milli
olması amacını taşır. Şimdilerde Atatürk
Milliyetçiliği dediğimiz siyaset de budur.
Bu ihtilal
içinde üç büyük eylemi taşır: Emperyalizme karşı kurtuluş savaşı; padişaha karşı
egemenlik mücadelesi; ümmet aşamasından millet aşamasına geçiş. Bütün bu
eylemlerin gerçekleşmesine en önemli aşamalardan birisi Sivas Kongresidir. Türk
Milleti’nin temsilcileri 4-11 Eylül 1919 tarihlerinde Mustafa Kemal
başkanlığında toplanmış ve aşağıdaki kararları almıştır:
1.
Milli sınırları içinde
vatan bölünmez bir bütündür; parçalanamaz.
2.
Her türlü yabancı işgal ve
müdahalesine karşı millet top yekün kendisini savunacak ve direnecektir.
3.
İstanbul Hükümeti, harici
bir baskı karşısında memleketimizin herhangi bir parçasını terk mecburiyetinde
kalırsa, vatanın bağımsızlığını ve bütünlüğünü temin edecek her türlü tedbir ve
karar alınmıştır.
4.
Kuvay-ı Milliye'yi tek
kuvvet tanımak ve milli iradeyi hakim kılmak temel esastır.
5.
Manda ve himaye kabul
edilemez.
6.
Milli iradeyi temsil etmek
üzere, Meclis-i Mebusan'ın derhal toplanması mecburidir.
7.
Aynı gaye ile milli
vicdandan doğan cemiyetler, "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk
Cemiyeti" adı altında genel bir teşkilat olarak birleştirilmiştir.
8.
Genel teşkilatı idare ve
alınan kararları yürütmek için kongre tarafından Temsil Heyeti seçilmiştir.
Sivas Kongresi’nde alınan
kararlar, daha önce gerçekleştirilen Erzurum Kongresi kararlarını genişleterek
tüm ulusu kapsar bir nitelik kazandırmış ve yeni bir Türk Devleti’nin
kuruluşuna temel olmuştur. Yapılan
devrimin en önemli aşamalarından birisidir.
Son yıllarda
gerçekleştirilmeye çalışılan karşı devrim ise emperyalizmin hizmetindedir; egemenliği
halktan alınarak tek elde toplanmasına ve Türk Milleti’nin yerine, eskisi gibi dini inanç esaslı bir ümmet
oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bunun için, Anadolu İhtilali’nin gerçekleştirdiği
milli birliğe, milli eğitime, milli ekonomiye, milli kültüre ve milli orduya
saldırılmaktadır. Milliyetçilik (ulusalcılık) kötülenmektedir.
Atatürk’ün
emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni korumaya ve kollamaya kararlı olan
ulusumuzun aydın ve uyanık bekçileri bu karşı devrime asla izin vermeyecektir. Emperyalistlerin ve onların yerli
işbirlikçilerinin, fedarasyoncuların,
vatan bölücülerinin hevesleri kursaklarında kalacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder