GÜN AYRIŞMA DEĞİL, BİRLEŞME GÜNÜDÜR
İstanbul Okmeydanı’nda
dünden bu yana yaşananlar endişe edici bir boyuta ulaştı. Bu olayların Türk
Ulusunu bölmek isteyen çevrelerin bir oyunu olduğundan hiç şüphe etmemek lazım.
Ne yazık ki, bu çevreler milli birliğimizi bozmada çok başarılı oldular. Bir
yandan Türk- Kürt ayırımını diğer yandan alevi-sünni ayırımını provoke
ediyorlar.
AKP’nin insanları dini inançlarına
göre ayırması ve değerlendirmesi, farklı dini inançlarda olanlara saygılı
olmaması alevi-sünni çatışmasını isteyenlerin ekmeğine yağ sürüyor. Öte yandan
etnik milliyetçilik üzerinden siyaset yapan BDP milli birliğimizi yok etmede
epeyce yol aldı. Kürtçülük üzerinden yapılan ve terör ile beslenen politikalar
yüzünden çok can kaybı verdik, çok insanımız sefalet içinde kaldı.
AKP’nin ve BDP’nin dini
inançlar ve etnik kimlik üzerinden yaptıkları politikalara bir an önce son
vermelidirler. Bu ülkede en çok muhtaç olduğumuz şey milli birliktir.
Güvenliğimizin de, kalkınmamızın da, refahımızın da temelinde ulusal birlik
vardır.
Gün ayrışma değil, birleşme
günüdür. Provokatörlerin oyununa gelmemeliyiz.
Birleşmeliyiz; yasalar
önünde eşit olmada birleşmeliyiz; kardeşlikte birleşmeliyiz; çağdaş toplum olma
çabaları için birleşmeliyiz; refahı
bölüşmede birleşmeliyiz; emperyalizme karşı mücadelede birleşmeliyiz. Bölünme
hiç birimizi mutlu etmez. Etse etse ulusumuzun düşmanlarını eder.
Gene unutmayalım ki, temelinde
adalet, laiklik, ulusal birlik ve demokrasi olan ulus devletimiz, hepimizi
içinde barındıran bir büyük şemsiyedir. Ancak bu şemsiye altında özgür ve mutlu
olabiliriz. Huzuru, refahı ve özgürlüğü isteyen herkesin ulusal birliğimizi ve
ulus devletimizi koruması ve kollaması gerekir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün
dediği gibi, birinci vazifemiz, “Türk
istiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder