28 Temmuz 2018 Cumartesi


AMERİKA SAVAŞ NARALARI ATIYOR

24 Temmuz 2015’de başlayan Türk-Amerikan savaşı giderek şiddetleniyor ve boyutunu büyütüyor. Son birkaç günlük şu haberlere bakalım:

“Senato Dış İlişkiler Komisyonu Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayan bir tasarıyı kabul etti.”

“ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Türkiye'de Ekim 2016'da tutuklanan ve dün ev hapsine alınması kararı verilen rahip Andrew Brunson'un serbest bırakılmaması durumunda Türkiye'ye yaptırım uygulanacağını söyledi.”

“ABD Kongresi'nin iki kanadı Senato ve Temsilciler Meclisi, 716 milyar dolarlık 2019 savunma harcamaları yasa tasarısının nihai hali üzerinde uzlaşma sağladı. Üzerinde uzlaşma sağlanan tasarıda, Türkiye'ye F-35 yeni nesil savaş uçağı teslimatının geçici olarak durdurulması da yer alıyor.”

Bu haberleri şunlarla birlikte değerlendirmekte fayda var: 

Amerika Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki askeri varlığını artırıyor; PKK/YPG örgütüne binlerce tır silah verdi, vermeye de devam ediyor;

İsrail, Yunanistan, Güney Kıbrıs ile birlikte, Doğu Akdeniz’de savaş gemilerinin namluları Türkiye’ye dönük biçimde askeri tatbikat yaptı;

Norveç’te düşman liderlerini gösteren panoya Atatürk’ün ve Cumhurbaşkanının fotoğrafını yerleştirdi.

Bunlara 15 Temmuz darbe girişimini de katabilirsiniz. O gece Ankara ve İstanbul’da adeta Amerika’ya karşı bir sokak savaşı yürüttük. FETÖ’nün Amerika’nın bir örgütü olduğunu ve bu örgüte desteğinin devem ettiğini de biliyoruz.

Başta Trump olmak üzere Amerikalı yetkililerin sözleri ve beyanları savaş naralarını andırıyor. Bu sözler ve davranışları stratejik müttefiklikle ve dostlukla açıklayamayız. Bunlar Türkiye’ye karşı beslenen düşmanlıkların ifadeleridir.

PERİNÇEK UYARIYOR

Sayın Erdoğan ve diğer yetkililerin beyanlarını takdir ediyoruz ama bunların lafta kalmaması gerek. Bu tehditlere Türkiye’nin vereceği en iyi cevap başta İncirlik ve Kürecik olmak üzere askeri üslerin Amerikalılar kapatılmasıdır. Bu da yetmez, Türkiye derhal Suriye ile el sıkışmalıdır, işbirliğine gitmelidir.

Bu konuda Vatan Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek Ulusal Kanal’da çok önemli açıklamalarda bulundu ve tüm partilere bir çağrı yaptı. Bu açıklamalardan bir bölümü şöyle:

“Bugünkü hükümetin tavırları son derece yetersiz. Meseleyi böyle basit bir rahip Brunson'ın tutukluluğu kapsamında görmek son derece yanlış, bu Türkiye'yi onların yönetmeyeceğini gösteren bir olgudur. Tayyip Erdoğan yönetimi ile Türkiye bu tehditlerin altından kalkamaz. Türkiye bu tehditleri doğru kavramalı ve tehditlere ölçüsünde cevap vermelidir.

Bu Amerikan tehdidine verilecek en etkili yanıt Türkiye'nin derhal Suriye ile el ele vermesi ve İncirlik Üssü’nü Amerikan uçaklarına kapatmasıdır. Diğer üsler içinde aynı tedbirler alınmalıdır. Meseleye stratejik olarak baktığımız zaman Türkiye özellikle Doğu Akdeniz'de ittifak birikimini değerlendirmeli ve gerçek müttefiklerine güven vermek için de Suriye ile işbirliği yapmak zorundadır.

Bu süreci Türkiye güçlü bir milli beraberlik ile yürütebilir. Türkiye'de Amerikancı bir cephe oluştu: CHP, İyi Parti, FETÖ ve PKK. Biz buradan çağrı yapıyoruz CHP ve İyi Parti'nin Amerika'nın kurduğu cephede yer alması hem Türkiye açısından hem de partileri açısından ilerde çözülmesi mümkün olmayan sonuçlar doğurur. Ben Vatan Partisi Genel Başkanı olarak Türkiye'nin bütün siyasal partilerini bu Amerika tehditlerine karşı beraberliğe davet ediyorum. Aynı zamanda hükümeti de artık ciddi, kararlı tavırlar alarak Suriye ile işbirliğine yönelmesini kendilerine bir uyarı olarak belirtiyorum.”


Hiç yorum yok: