18 Temmuz 2018 Çarşamba


ABDÜLHAMİD’E ÖZENMEK!

II. Abdülhamid orduyu siyasallaştırdı ve kendisine bağlı bir ordu oluşturmaya çalıştı. Siyasallaşmış bu ordu ile ne ülkeyi koruyabildi ne de kendi saltanatını.

Hak edenleri ve liyakatlı olanlara değil de kendisine sadık olanları terfi ettirdi ve onlara görevler verdi. Böylelikle modern askeri okullarda eğitim gören, vatanseverlik duyguları ile yetişen “mektepli” askerlerle esas olarak Sultan’a bağlılıkları nedeniyle yüksek görevlere getirilen “alaylı” subaylar arasında ikilik yarattı.

Sonuç kendisi hakkında iyi olmadı. Küçük rütbeli subaylar İttihat ve Terakki Komitesi’ne üye oldular ve Abdülhamid karşıtı harekete katıldılar. Hedefleri Abdülhamid’in otokratik yönetimine son vermek ve 1878 yılında rafa kaldırılan anayasayı yürürlüğe sokmaktı. 1908 yılında bu amaç gerçekleşti ve daha sonra da Abdülhamit tahtından oldu.

Ordunun siyasallaşmasının ağır sonuçları Balkan Harbinde yaşandı. Ordu ağır mağlubiyetler aldı. 300 bine yakın insanımızı kaybettik. Yüz binlerce insan Balkanlar’dan İstanbul’a ve Anadolu’ya göç etmek mecburiyetinde kaldı. Sonuç tam bir felaketti.

TSK'NİN YAPISI NEDEN BOZULUYOR?

Bunları neden yazıyorum diyeceksiniz. FETÖ darbe girişimi bahane edilerek TSK siyasallaştırılmaya çalışılıyor da onun için yazıyorum.

OHAL kapsamında çıkarılan bir Kanun Hükminde Kararname ile ordu bünyesinde hayati değişiklikler yapıldı. En önemli harp prensibi olan emir komuta birliği sulandırıldı. Artık kimin terfi edeceğine ve kime hangi görevler verileceğine YAŞ değil, Sayın Erdoğan karar verecek. Bu ordunun tam anlamı ile siyasallaşması sonucunu doğurur. Bu düzenleme ile Ordu içine siyasal tartışmalar, ayrılıklar ve bölünmeler beklenmelidir.

Bu değişikliğin ana nedeni Sayın Erdoğan’ın kendisine bağlı bir ordu kurmak istemesi olabilir. Bu tam bir Abdülhamid özentisidir. Bu düzenlemelerden milletimize de Erdoğan’a hayır gelmez.

TBMM’ne ve dolayısıyla millete karşı hiçbir sorumluluğu olmayan tek hesap vereceği makam Cumhurbaşkanı olan MSB’nın yönettiği bir ordu milletin ordusu olmaktan çıkar. Cumhurbaşkanının ordusu olur.

Tarihi bağlarından ve yerleşmiş geleneklerinde koparılan her kurum sonunda yozlaşabilir. Vatan savaşı verdiğimiz ve tehdit ve tehlikelerin giderek daha ciddi boyutlara ulaştığı bir dönemde bu değişikliklerin yapılması umarız benzer bir “Balkan Faciasına” yol açmaz.

Hiç yorum yok: