HEYKELİNİ KORUYUP
ESER VE İLKELERİNE SAHİP ÇIKAMAMAK
Atatürk’ün aleyhindeki söylemler medyada artınca onun
heykellerine ve büstlerine yapılan taşlı, sopalı saldırılar arttı. Duyarlı
halkımız buna tepkisi gösteriyor ve Atatürk’ün heykellerine ve büstlerine sahip
çıkıyor. Bu memnuniyet verici bir duyarlılıktır. Bu hassasiyet bizi sevindirir
ama maalesef aynı tepkileri O’nun eserlerine ve ilkelerine saldırı olduğu zaman
göremiyoruz. Daha da üzücüsü; bu saldırılar Atatürkçüyüm diyenlerden de geliyor.
Atatürk’ü tanımadan ve onun yaptıklarını ve ilklerini tam
olarak anlamadan Atatürk’ü korumak mümkün değildir. Heykel ve büstlerine sahip
çıkmakla Atatürk korunmaz. En fazla heykel ve büst 12 Eylül darbesinden sonra
dikildi ama Atatürk’e ve onun eserlerine en büyük saldırı da o zaman
gerçekleşti.
ATATÜRÜK’ÜN BÜYÜKLÜĞÜ
Ne yaptı da Atatürk bu milletin en büyük lideri oldu? Bu soruya
cevap verelim:
Yıkılmak üzere olan
imparatorluktan önce bir Türk devleti çıkardı. Bunun için emperyalizme karşı
kurtuluş savaşı verdi ve Türk milletine vatan ve bağımsızlık kazandırdı. Toplumun
ümmet aşamasından ‘millet’ aşamasına dönüşümü sağladı ve bir milli, çağdaş
devlet kurdu. Demokratik devrim yaptı ve egemenliği kişilerden alıp millete
verdi. Özetlersek, Cumhuriyet’i kurdu.
Atatürk 10. Yıl Nutku’nda milleti ile birlikte
gerçekleştirdiği en büyük eserini şöyle anlatıyor:
“Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü,
temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk Kültürü olan Türkiye Cumhuriyetidir.
Bundaki başarıyı, Türk Milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber
olarak azimle yürümesine borçluyuz.”
ATATÜRKÇÜLERİN GÖREVLERİ
Atatürkçünün birinci görevi “Temeli Türk kültürü ve Türk
kahramanlığı olan” Türkiye Cumhuriyetini korumaktır.
Dün milleti ile birlikte yürüyen ve Cumhuriyet’i kuran
ordumuz bugün de milleti ile birlikte Cumhuriyet’i yıkmak ve vatan topraklarını
bölmek isteyen PKK ve FETO’ya karşı büyük bir mücadele veriyor. Yalnız da
değil, hakimlerimiz, savcılarımız ve emniyet güçlerimiz de ordumuzun yanında
savaşıyor.
Vatanı ve Cumhuriyeti korumak için canları pahasına mücadele
eden bu kahramanlarımız gerçek
Atatürkçülerdir. Onlar Atatürkçü olduklarını döktükleri kanları ile ispat ediyorlar.
Ben Atatürkçüyüm diyen herkesin bu kahramanlarımızla aynı
safta olması gerekir. Atatürk’ün en büyük eseri olan Cumhuriyet’i yıkmak için kahraman
Mehmetçiklerimize, polislerimize kurşun sıkan hainlerin siyasetteki temsilcisi
HDP’dir. HDP ile kol kola girenlerin veya FETO’ya açık, gizli destek verenlerin
“Ben Atatürkçüyüm” demeye hakkı yoktur.
ATATÜRKÇÜLÜĞÜN ÖZÜ
Atatürkçülüğün özü şu iki ilkede saklıdır: Ülke tam bağımsız
olacak (İstiklâl-i Tam), millet egemen olacak (Hakimiyet-i Milliye).
Atatürk’e göre tam bağımsızlığın olmazsa olmazları var:
“Tam bağımsızlık denildiği zaman, elbette siyasi, malî,
iktisadî, adlî, askerî, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsızlık ve tam
serbestlik demektir.
Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan mahrumiyet,
millet ve memleketin gerçek mânasiyle bütün bağımsızlığından mahrumiyeti
demektir.”
Peki bu tam bağımsızlık nasıl sağlanacak, okuyalım bakalım:
“....bir millet kendi kuvvetine dayanarak varlığını ve
bağımsızlığını temin etmezse şunun, bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz. Bu
sebeple teşkilâtımızda millî güçlerin etken ve millî iradenin hâkim olması
esası kabul edilmiştir.”
GEÇEK ATATÜRKÇÜ
Şimdi siz, “NATO’da kalalım, NATO bizi korur, AB’ye girmemiz
şarttır, Batı ittifakından kopamayız” derseniz Türkiye’nin tam bağımsızlığını
istemiyorsunuz demektir.
Gerçek Atatürkçü ordusunun milli olmasını ve sadece Türk Milletinden
emir almasını ister. Gerçek Atatürkçü AB’ye girerek veya Batı ittifakı
içerisinde kalarak siyasi ve iktisadi bağımsızlığımızdan vaz geçmek istemez. Gerçek
Atatürkçü Batı’nın bize dayattığı neoliberal politikalarına hayır der.
Gerçek Atatürkçülüğün gerekleri elbette bu kadar değil ama
biz şimdilik bununla yetinelim.
Atatürkçü düşünceye sahip olmak için lütfen herkes onun
yaptıklarını ve sözlerini bir kere daha değerlendirsin. Buna çok ihtiyacımız
var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder