8 Nisan 2017 Cumartesi

AMERİKA’NIN SALDIRISI KABUL EDİLEMEZ

İdlip’e kimyasal saldırı 4 Nisan saat 06:45 sularında oldu. Aynı gün daha öğle olmadan, ne olup bittiği araştırılmadan başta ABD olmak üzere Batılı emperyalist koro harekete geçti ve Suriye’yi hatta Rusya’yı suçlamaya başladı.

1993 de 187 devletin katılımı ile bütün kimyasal silahların kullanımı, geliştirilmesi, üretimi, edinilmesi, saklanması, stoklanması ve transferi yasaklandı. Devletler kimyasal silahların yok edilmesi konusunda da anlaştılar.

Suriye iç savaşının 2011 de başladığı ve bu anlaşmayı da 2013 de onadığı dikkate alındığında iç savaş esnasında bu ve benzeri depoların muhaliflerin elinde olması nedeniyle imha edilip edilemediği gibi konular araştırıldıktan sonra Suriye suçlanmalıydı.

Suriye yönetimi topraklarını teröristlerden kurtarmak için başarılı bir şekilde ilerlerken kendi vatandaşlarının da zarar göreceği, üstelik dünyanın sert tepkisini alacağını da bilerek kimyasal silah kullanması mantıkla açıklanamaz.

Bu gerçekler ortada iken, ABD Suriye’nin önemli hava üssüne 59 adet “Tomhawk” füzesi attı ve üsse önemli ölçüde zarar verdi.

Anlaşılan Amerika BOP projesini gerçekleştirmek ve ikinci İsrail devletini kurmak için her şeyi göze almış.

BOP yöre halkına çok pahalıya mal oluyor. Yüzbinlerce insan ölüyor, milyonlarca insan evinden, yurdundan göç etmek mecburiyetinde kalıyor. Amerika kanlı elini Ortadoğu’dan çekmedikçe bombalar patlamaya, insanlar ölmeye devam edecek.

ABD’NİN SURİYE’Yİ BOMBALAMASININ SONUÇLARI

Vatan Partisi Doğu Perinçek’in konu ile ilgili tespitleri çok önemli. Özetle aktarmak isterim:

1- PKK ve IŞİD’e ve Suriye’deki bütün terör örgütlerine kritik bir durumda destek sağlandı.

2- ABD, Tayyip Erdoğan yönetimini yalnızlaştırmada çok önemli bir adım attı.

3- Binali Yıldırım hükümeti devre dışı bırakıldı. Beştepe’deki Paralel Hükümet yönetime el koydu.

4- Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bölgede PKK’yı esas hedef alan stratejisine darbe indirildi.

5- Türkiye ile Suriye’nin masaya oturması kararı bombalandı.

6- İran-Rusya-Türkiye’nin Moskova Bildirgesiyle başlayan Astana sürecine darbe indirildi.

7- İsrail’in konumu güçlendirildi.

8- Trump, ABD Derin Devletine “beni devirmeyin” mesajı verdi.

9- Tayyip Erdoğan yönetimi, PKK ve IŞİD başta olmak üzere Suriye’deki bütün bölücü ve yobaz terör örgütleriyle aynı safa düştüğü için, Halk Oylamasındaki Evet oyları sert bir inişe geçti.

10- Suriye’de kimyasal silah kullanılmasından kazançlı çıkan, ABD’dir ve İsrail’dir.

CUMHURBAŞKANI’NIN TUTUMU

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan TBMM’ni toplamadan, konu bakanlar kurulunda görüşülmeden Türkiye’yi zora sokacak mesajlar verdi. Amerikan’ın Suriye’yi bombalamasını olumlu bulduğunu söyledi ve “Üzerimize bir görev düşerse yaparız” diye ilave etti.

Sayın Erdoğan üzerimize görev düşerse dediğine göre Türkiye’ye görev düşüp düşmeyeceğini bilmiyor. Peki kim biliyor? Amerika biliyor.

Amerika görev verecek, Türkiye de yerine getirecek. Sonuç: Türkiye Amerika’nın emrinde ve hizmetinde…

Acaba diyorum, Sayın Erdoğan BOP eş başkanlığına geri dönmek mi istiyor? Artık çok geç…

Müslümanların topraklarına, petrolüne, doğal kaynaklarına göz koyan ve bunun için Müslüman kanı akıtmaktan çekinmeyen emperyalistlerin hizmetinde bir Türkiye. Çok hazin ve kabul edilemeyecek bir durum.


Şunu bilelim ki, bu “Tomhawklar” en çok PKK’yı, IŞİD’İ ve İsrail’i sevindirdi bir de bizim iktidarı…

Hiç yorum yok: