10 Nisan 2017 Pazartesi

KUVAYİ MİLLİYE VE DİP DALGASI

Türk Milleti’nin egemenliğini ve bağımsızlığını elde etmek için verdiği mücadeleyi Mustafa Kemal Paşa’nın reisliği altındaki Büyük Millet Meclisi yönetmiş ve yönlendirmiştir. Mecliste çok farklı fikirler taşıyan milletvekilleri vardı. Onları bir araya getiren, bir arda tutan ve mücadele azmini güçlendiren bir ruh vardı: “Kuvayi Milliye Ruhu”

“Kuvayi Milliye Ruhu”, milli istiklâl ve egemenlik davasına inanmış ve bunu gerçekleştirmek için her türlü fedakarlığı göze almış insanların ruh haliydi. Meclis bu ruh halini hiçbir zaman kaybetmedi.

Farklı hayat görüşlerine ve düşüncelerine sahip olmalarına rağmen Gazi Meclis üyelerinin etrafında tek vücut olarak birleştikleri ana gayeler vardı:

Milli hâkimiyet, tam istiklâli sağlamak, milli mücadeleyi başarıya götürmek, meclisin haklarına el uzattırmamak, hükumeti her an denetlemek ve kontrol etmek, milli iradeyi her zaman üstün tutmak.

Anayasa değişikliğinin gündeme gelmesi ile birlikte “Kuvayi Milliye Ruhu” yeniden canlandı. Çok farklı siyasi görüşlere sahip olmalarına rağmen insanlar millet egemenliğini korumak için seferber oldu.

Bugünlerde kuvayi milliye ruhu  içerisinde halk oylamasında hayır çıksın diye mücadele edenlerin de ana gayesi  Birinci Meclis Üyelerinin ki ile aynı: Milli Egemenliği sahip çıkmak, vatan bütünlüğü mücadelesini başarıya ulaştırmak, meclisin haklarını korumak, milli iradeyi her zaman üstün tutmak.

DİP DALGASI OLUŞTU!

Bu ruh adeta dip dalgasına dönüştü. Nur içinde yatsın, Attilâ İlhan eninde sonunda bu dip dalgasının oluşacağına inanıyordu. Onun dediği günlere geldik. Dip dalgası kendini gösterdi. Görünen o ki, bu dip dalgası egemenliğimize göz dikenleri 16 Nisan’da süpürüp götürecek…

Bu dip dalgası kendisini Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Vatan Partisi olarak, Saadet Partisi olarak, ANAP olarak, DP olarak gösteriyor.

Bu dip dalgası kendisini MHP’nin tabanı olarak, AKP’nin vatanseverleri olarak gösteriyor.

Bu dip dalgası kendisini TGB olarak gösteriyor.

Bu dip dalgası kendisini Cumhuriyet Kadınları Derneği olarak gösteriyor.

Bu dip dalgası kendisini Türkiye Barolar Birliği ve avukatlar olarak gösteriyor.

Bu dip dalgası statlarda, salonlarda bizlere İzmir marşı ile, 10. Yıl Marşı ile sesleniyor.

Bu dip dalgası bize meydanlarda “Mustafa Kemal’i Askerleriyiz nidaları ile sesleniyor.

Cumhuriyetçiler, milliyetçiler, ulusalcılar, devrimciler, halkçılar, ülkücüler, solcular, sağcılar eski husumetlerini, rekabetlerini unutmuş Cumhuriyet’i, milli egemenliği, demokrasiyi, hukuku savunmak için, kuvayi milliye ruhu içinde kol kola girmiş dip dalgasına güç veriyor.

Bu dalganın önünde hiçbir güç dayanamaz. Dayanamayacağını da 16 Nisan akşamı göreceğiz.


23 Nisan 1920 TBMM’nin açıldığı gündü, 16 Nisan 2017 ise TBMM’nin korunduğu gün olacak. “Gazi Meclis” asla şehit olmayacak. 

Hiç yorum yok: