19 Ağustos 2015 Çarşamba

HDP KAPATILMALIDIR
Son acı haber Siirt'en geldi, 8 vatan evladını daha kaybettik. PKK denilen ihanet ve katliam şebekesi kanlı eylemlerine devam ediyor ve onun siyasi uzantısı da TBMM'de oturmuş, hükumete ortak olmanın hesaplarını yapıyor. Türk milleti her gün bir kaç evladı bu alçaklar tarafından şehit edilirken, bu hainlerin TBMM'nde ve hükumette olmasına izin veremez, vermemelidir.
Ne acıdır ki, gencecik çocuklarımız şehadet şerbeti içerken HDP'liler bazı çevrelerce hala itibar görmeye devam ediyor. HDP'nin siyasi parti olma özelliği kalmamıştır. En kısa zamanda kapatılmalıdır. Meclis bu hainlerden temizlenmelidir.
Yazıklar olsun bunlara oy veren gafillere ve hainlere. Yazıklar olsun, ABD uşaklarını meclise sokan sözüm ona solculara. Yazıklar olsun, bunları ve bunların sözcülerini televizyonlarda konuşturanlara. Yazıklar olsun, bunları parti diye kabul edip, beraber hükumet kurmayı düşünenlere. Yazıklar olsun ellerinde şehit kanı olanların elini sıkanlara.
Neden kapatılmıyor?
Anayasamızın 68 maddesinin 4. fırkası şöyle diyor:
"Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez."
Peki bu işleri yaparsa ne olur; onu da 69. madde belirlemiş:
"Bir siyasi partinin 68 inci Maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir. Bir siyasî parti, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre veya genel başkan veya merkez karar veya yönetim organları veya Türkiye Büyük Millet Meclisindeki grup genel kurulu veya grup yönetim kurulunca zımnen veya açıkça benimsendiği yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde, söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılır."
Şimdi Yargıtay Başsavcısına sormak lazım: Daha ne bekliyorsunuz? HDP'yi kapatma davası açmak için delil mi bulamıyorsunuz? Bulamıyorsanız, parti yöneticilerinin yaptıklarına bakın, söylediklerini dinleyin, yazılanları okuyun. Daha ne bekliyorsunuz? Açın şu kapatma davasını artık. Kovalım bu hainleri meclisten.
Ne bekliyorsunuz? Yetmedi mi yaptıkları? HDP'nin eylemleri, "devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı " değil mi? Görevinizi yapmazsanız akan kanların sorumluluğu size de ulaşır.
HDP kapatılıncaya ve PKK'nın beli kırılıncaya kadar seçimler ertelenmelidir. Gerekli görülen il ve ilçelerde sıkıyönetim ilan edilmlidir. PKK ile mücadele amansızca yürütülmelidir. HDP asla hükumete ortak yapılmamalıdır.
Herkes ayağını denk almalı, aklını başına devşirmelidir. Gün birlik ve beraberlik günüdür. Kürt-Türk ayırımı yapılmadan hain, katil, alçak kim ise onun üzerine gidilmelidir.
İşin acı olan bir yanı da şu: Türkiyeyi bu karanlık günlere taşıyan kişi Cumhurbaşkanı olarak hala yönetimde söz sahibidir ve eski partisi de hala % 40'ın üzerinde oy alabilmektedir. Milletimiz bu PKK (HDP) belasından da Erdoğan'dan da kurtulmadan rahat etmeyecektir. Yargıya güveniyoruz. Umarız, bizi bunlardan Cumhuriyet savcıları ve hakimleri kurtaracaktır.
Milletimize baş sağlığı ve şehitlerimiz rahmet diliyorum.
Eyup S. Karakaş
Vatan Partisi MKK üyesi ve Kayseri İl Başkanı

Hiç yorum yok: