30 Kasım 2018 Cuma

ÖNCE ANTİ-EMPERYALİZM

Türlü engellemelere, zorlamalara karşın Atatürk sevgisi çığ gibi büyüyor. Belirli günlerde Anıtkabir dolup taşıyor. “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı giderek yaygınlaşıyor. Hemen her ortamda İzmir Marşı söyleniyor.

Bütün bunlar güzel de işin üzücü yanı sevgi dolu bu insanların büyü kısmı Atatürk’ü tanımıyor. Atatürkçülük denence hemen akıllarına laiklik geliyor. Dillerinden “Demokratik, laik Türkiye” sözü düşmüyor.

Doğrudur, laiklik elbette korunması gereken bir ilkedir. Atatürk’ün önderliğinde verdiğimiz mücadelenin adıdır “milli demokratik devrim” ama demokrasi ve laiklik kadar önemli bir husus daha var ki o da anti-emperyalizmdir. Özellikle de emperyalizme karşı savaştığımız bu günlerde kişinin Atatürkçülüğü bu savaşta hangi mevzide olduğundan anlaşılır.

EMPERYALİZM SALDIRIYOR

Tıpkı dünkü gibi, emperyalistler Türkiye’yü bölmek için büyük bir çaba içindeler. En büyük emperyalist devlet Amerika İsrail ile birlikte Türkiye’yi güneyden, batıdan ve kuzey batıdan kuşatmaya çalışıyor. Suriye’nin kuzeyinde, Fırat’ın doğusunda üsler kuruyor. Buradaki teröristleri silahlandırıyor, eğitiyor ve maaşa başlıyor. Binlerce ton silah bu bölgede Türkiye’ye karşı yerleştiriliyor.

Doğu Akdeniz’de Amerika, İsrail, GKTC, Yunanistan ve Mısır gemileri namlularını Türkiye’ye çevirmiş vaziyette tatbikatlar yapıyor. Doğu Akdeniz’deki haklarımızı elimizden almanın yollarını arıyor.

Yunanistan, Amerika’nın kışkırtmaları ile kara sularını 12 mile çıkarmanın telaşı içinde. Bulgaristan ve Romanya’daki Amerian askeri varlığı giderek büyüyor.

Emperyalist güçler Ukrayna’yı kullanarak Karadeniz’de de hakimiyet sahalarını genişletmeye çalışıyor.

Kahraman mehmetçiklerimiz ve polislerimiz şehitler vererek Güneydoğu’da, Suriye’de ve Irak’ta Amerikan, İsrail piyonlarına karşı savaşıyor. Doğu Akdeniz’de muhriplerimiz mavi vatanımızın savunması yapıyor.

Bugün için en büyük Atatürkçü Mehmetçik’tir. Göğsünü emperyalizme karşı siper etmiş vatanını canı pahasına korumaya çalışıyor.

ÖLÇÜ ANTİEMPERYALİZMDİR

Bu tablo karşısında Atatürkçülerden beklenen nedir? Emperyalizme karşı verilen bu savaşta Mehmetçiklerimizin ve polislerimizin arkasında durmak yani Türkiye cephesinde mevzilenmek değil midir? Ama ne görüyoruz? Sözümona Atatürkçüler  Tanzimat döneminin alafrangıcıları gibi batılıların hayatını taklit ederek Kemalist olduk sanıyorlar. Bunların laik hayat dediği de bu işte.

Vatan savaşı verdiğimiz bu günlerde Atatürkçülüğün ölçüsü  kişinin emperyalizme karşı verdiği mücadelenin büyüklüğüdür. FETÖ, PKK\HDP emperyalistlerin piyonluğunu yapan ve görevi iç cephemizi düşürmek olan örgütleri destkelemeyi bırakın, hoşgörü ile bakmak bile bir Atatürkçüğe yekışmaz.

Açıkca yazalım:

Hem Demirtaş güzellemesi yapıp hem Atatürkçü de olunmaz.

Hem FETÖ mensupalarına kol kanat gerip, onları hapisten çıkarmanın yollarını arayıp hem de Atatürkçü olunmaz.

Hem SOROS’culuk oynayıp hem de Atatürkçü olunmaz.

Bu örgütlerle ve onların uzantıları ile birlikte hareket edilerek seçim de kazanılamaz. AKP’yi iktidarda tutan da bu yanlışlıklardır. Umarız 31 Mart seçimleri gerçek Atatürkçülerin zaferi ile sona erer.


Hiç yorum yok: