23 Mayıs 2018 Çarşamba


AMERİKAN GEMİSİ VEYA BANDIRMA VAPURU


İngiltere, Fransa, İtalya ve Çarlık Rusya bir olup Osmanlı’yı mağlup etmiş ve Mondros Mütarekesi’ni imzalamak mecburiyetinde bırakmış. İstanbul, İzmir, Adana, Antep, Urfa işgal altında. İstanbul’daki bazı insanlar çareyi İngiliz himayesinde veya Amerikan mandasında arıyor. Yani düşmanın şerrinden düşmana sığınmayı çare görüyor. Bir bakıma Amerikan veya İngiliz gemisine binip selamete doğru yol alacağını sanıyor.


Mustafa Kemal ise farklı düşünüyor. Çareyi düşmana sığınmakta değil, düşmana karşı savaşmakta buluyor ve bir avuç vatansever kahraman ile birlikte Bandırma vapuruna binip Anadolu’ya geçiyor.


AMERİKAN GEMİSİNDE FORSA OLMAK!


Bir tarafta Amerikan gemisine forsa olup ellerine kürek almak isteyenler, diğer yanda Bandırma vapuruna binen, tam bağımsızlık için parmakları tetikte olanlar.


Bütün bunlar Muharrem İnce’nin Osmaniye’deki konuşmasını okuyunca aklıma geldi. Haber şöyle:


“Muharrem İnce, seçim mitingleri kapsamında Osmaniye'de konuştu. Gündemdeki konuları değerlendiren İnce, bir kez daha Amerika ile müttefikliğe devam edeceklerini söyledi. Daha önce yönümüz 'kesinlikle batı olacak' diyen İnce, hedefinin Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne sokmak olduğunu açıkladı.”


Sayın Muharrem İnce böyle düşünüyor ama Amerika bizim kuyumuzu kazmakla meşgul. Dostluk yok, düşmanlık çok.


İster NATO deyin, ister Batı deyin isterseniz Amerika deyin fark etmez, bize saldıran, vatanımızı bölmek isteyen, bizi sömüren gücün adını vermiş olursunuz. Dosttu değil, düşmanı anmış olursunuz.


AMERİKA DÜŞMAN


Şu tespitlere katılmamak mümkün mü?


“ABD yönetimi, Bölücü Terör Örgütünü ve yasal kollarını desteklemeye, eğitmeye, silahla donatmaya devam ediyor. Geçen yıllarda ABD bütçesinde 10 bin PKK ve IŞİD elemanı maaşa bağlayan tahsisat konuyordu. Önümüzdeki yıl 65 ine çıkartıldı. CIA şefleri Selahattin Demirtaş’ı “Kürt Mandelası” yapacaklarını ilan ettiler.


ABD, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs, 19 Mart-29 Mart 2018 tarihleri arasında Doğu Akdeniz’de Türkiyemizi hedef alan askerî tatbikat yaptılar.


İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs başbakanları, 8 Mayıs 2018 günü Güney Kıbrıs’ta buluştular ve Doğu Akdeniz doğalgazına elkoyma yollarını görüştüler. Hedeflerinde Mavi Vatanımız var. Deniz kaynaklarımızı tehdit ediyorlar.


ABD, Ermenistan’da bir Turuncu Darbe tezgâhlayarak Nikol Paşinyan’ı iktidar koltuğuna oturttu. Türkiye, Kafkaslar’dan da baskı altına alınıyor.”


Buna 15 Temmuz gecesi FETÖ’yu kullanarak uygulamaya çalıştıkları Tükiye’yi işgal girişiminide eklemek gerek.


İşte NATO bu, Amerika bu, Batı bu! İnce’nin vazgeçilmezi bunlar.


Sayın İnce’nin Batı ve Amerika tercihi, mütareke dönemindeki Amerikan mandasını isteyenlerin tercihine benziyor.


Bizim İnce’ye tavsiyemiz şu: Sayın Muharrem İnce, Amerikan gemisinde forsa olmak size yakışmaz. Türkiye Cumhuriyeti, tam bağımsızlık ilkesini gerçekleştirmek için Bandırma vapuruna binen kahramanlarca kuruldu. Siz de Amerikan gemisini bırakın ve gelin Bandırma vapuruna binin. Düşmana sığınarak düşman yenilmez.


YA DİĞERLERİ?


İnce ve CHP bu da ya diğer aday ve partiler nasıl?


Erdoğan zaten Amerikan gemisine binip, ktidara geldi. Şimdi de insem mi, inmesem mi diye çırpınıp duruyor.


İyi Parti, programında NATO ve AB’ne devam diyor. Savunmamızı NATO’ya emanet edecekmişiz. Anlaşılan Akşener de Bandırma Vapuru yerine Amerikan gemisine binmeyi terch etmiş. Zaten ağzından Amerika aleyhine bir söz çıktığını da görmedim, duymadım...


Bandırma vapurunda Vatan Partisi var. “Bugün Amerika’ya kafa tutabilecek başka bir parti yok” dedi ve Vatan partisi’ne destek kararı aldı. Şimdi artık Bandırma vapurunda hem Vatan Partisi hem de HEPAR var.


Bandırma vapuru yolcuları ile birlikte Tam Bağımsızlık limanına doğru yola çıkmıştır; limana varması da yakındır.



Hiç yorum yok: