27 Nisan 2018 Cuma


ÖNCE SİYASİ AHLAK LAZIM

Son günlerde Türk siyasi hayatında görülmedik olaylara şahit oluyoruz.  İktidar koltuğa sıkı sıkı yapışmış, bırakmamak için darbe yapmaya kalkıyor. Muhalefet de siyasi ahlaka hiç de uymayan karşılıklar veriyor.

Anayasamıza göre 6 ayda çıkarılması lazım gelen uyum yasaları daha ortada yokken Erdoğan ve Bahçeli kafa kafaya veriyor, şu muhalefeti hazırlıksız yakalayalım, iktidar bizde kalsın diye 2 ay sonrası için seçim kararı alıyor. Sonra da mikrofonların karşısında biz seçim kararı aldık diye bizlere ve milletvekillerine bildiriyor.

Ne Erdoğan’ın de başka hiç kimsenin seçimleri erkene alma yetkisi yok, yetki meclisin. Bu iki lider meclisin yetkisini gasp ediyor. Onlar karar alıyor, meclis de onaylıyor. Bir tek milletvekili de çıkıp diyemiyor ki siz meclis adına nasıl karar alırsınız? Tam tersi, önerge AKP’lisiyle, CHP’lisiyle, MHP’lisiyle kabul görüyor.

Bu meclis Erdoğan’ın kararlarını onama kurumuna dönüşmüş.

Milletvekilleri liderlerinin gözüne bakıyor; kaldır elleri, kalkıyor; indir elleri iniyor. Böyle meclis olur mu? Böyle demokrasi olur mu?

PERİŞAN BİR MUHALEFET

Erdoğan’ın darbe teşebbüsüne CHP ve İYİP siyasi ahlaka uymayan biçimde cevap verdi. Kılıçdaroğlu 15 milletvekili seçti, geçin o tarafa dedi, milletvekilleri de ‘hem ağlarım hem giderim’ diyen gelinler gibi İYİP’e geçtiler.

Kılıçdaroğlu bayram şekeri gibi milletvekillerini ikram edince, Akşener de “Neden zahmet ettiniz, ben 100 000 imza toplardım. Gene de teşekkür ederim” deyip ikramı kabul etmiş.

Öğrendiğimize göre bu milletvekillerin CHP listelerinden seçilme garantisi verilmiş. Bunu da bazı anlı şanlı yazarlar Kuvayi Milliye hareketine benzetiyor. “Ört ki ölem!”

CHP, İYİP, SP yetkilileri birbirlerini ziyaret edip duruyor. Hep beraber başkan arıyorlar. Herhalde birbirlerine şöyle diyorlardır:

“Sizin tanıdıklarınızın içinde başkan olacak iyi birisi var mı?”.

“Var ama bilmem ki işinize yarar mı?”

“Ha o mu? Olabilir ama filan beyin de şöyle bir adayı var. Ne dersin?”

“O da fena değil ama bir de etraftan soralım bakalım, içkisi kumarı var mıymış.”

Süreç böyle devam edip gidiyor. Bu yazı kaleme alındığında Vatan Partisi dışındaki muhalefet partilerinin adayı belli değildi.

EN KARARLI PARTİ: VATAN PARTİSİ

Bir siyasi parti genel başkanını iktidara gelince hükümeti kursun, devletin başına geçsin diye seçer. Genel başkan varken, başka aday aranır mı? Nitekim Vatan Partisi de aylar önce yaptığı olağanüstü kurultayda Genel Başkan Doğu Perinçek’i Vatan Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı olarak belirledi ve kamuoyuna ilan etti.

Seçim kararı alınmadan önce de 100 00 imza toplanması için örgütlerini seferber etti. Aldığımız bilgilere göre bu kampanya ile şu ana kadar 70 000’e yakın imza toplanmış. Şimdilerde de bu imza verenleri ve vermek isteyenleri ilçe seçim kurullarına ulaştırmanın planlarını yapıyor.

Çok büyük ihtimalle de 100 000’nin çok üzerinde bir sayı ile Sayın Doğu Perinçek cumhurbaşkanı adayı olacak.

Biz de tüm vatandaşlarımızı Sayın Doğu Perinçek için imza vermeye davet ediyoruz. Türkiye’yi düze çıkaracak lider Doğu Perinçek’tir, buna inanıyoruz.

Hiç yorum yok: