9 Haziran 2017 Cuma

KATAR'I DOĞRU OKUMAK


Ortadoğu'da olaylar o kadar hızlı gelişiyor ki, takip etmek mümkün olmuyor. Diğer yandan gelişmelerle ilgili çok bilgi kirliğinin olması da insanımızın kafasını iyice karıştırıyor.

Kafa karışıklığının bir sebebi de tüm olay ve gelimelere Tayyip düşmanlığı pencerseinde bakmak sebep oluyor. Bir olay Tayyip'i yıpratacaksa iyidir, Tayyip'in işine yarıyorsa kötüdür. Bu pencere doğruları göstermiyor, kafaları karıştırıyor, düşünceleri bulanıklaştırıyor.

Suudi Arabistan'ın başını çektiği 7 ülke Katar ile tüm ilişkilerini kesti. Bu durum Türkiye'de farklı yorumlara yol açtı. Dinliyoruz, okuyoruz durumun doğru değerlendirlmediğini görüyoruz.

Gelişen bu olaylara Arapların kendi aralarındaki bir mücadele ve kavga olarak görmek çok büyük hatadır. Bu görüş Tayyip düşmanlığından başka bir kriterleri olmayanların kanaatidir.

ÇELİŞKİLERE BAKMALIYIZ

Doğrudur, Ortadoğu'da çatışma ve çekişme var ve giderek de büyüyor. Bu çatışmaların mahiyetini anlamak için çelişkilere bakmak lazım.

Çelişki, dinler arasında değil, mezhepler arasında değil, etnik kimlikler arasında da değil.

Çelişki, ABD ve İsrail'in başını çektiği batılı güçler ve onlara biad eden ülkelerle, (bir başka söylemle “Atlatik Sistemi”) bu bölgede, emperyalizme karşı durmaya çalışan yörenin milli devletleri ve onlarla birlikte hareket eden Rusya arasındadır.

Savaş var ve savaşın iki tarafını bunlar oluşturuyor. Katar ABD tarafında olmadığı için bu muameleye maruz bırakıldı.

HEDEF ÜLKE TÜRKİYE

Emperyalistlerin hedefinde özellikle Türkiye var. Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyini içine alacak bir koridor oluşturmak ve daha sonra buraya güneydoğumuzu da katmak isteyen Amerika Türkiye'yi sıkıştırmaya çalışıyor.

PKK'yı kullandı, kullanmaya devam ediyor ama kahraman ordumuz, polisimiz, koucularımız PKK'yı açtıkları hendekler gömdü. Şimdi de dağlarımızı bu katillerden etmizliyor.

FETÖ'ya darbe yaptırıp Türkiye'yi içerden yıkmak istediler ama gene kaybeden Amerika oldu. TSK içindeki Amerika'nın silahlı gücü yok edildi. Devlet daireleri bunlardan temizlenmeye devam ediyor.

Türkiye “Fırat Kalkanı” harkatı ile ikinci İsrail koridoruna bir hançer sapladı. Koridor hayalleri yıkıldı.

NE YAPMALIYIZ?

Bütün bunları kabullenemeyen Amerika, Saldırılarına şu veya bu şekilde devam ediyor. Katar'ı yalnızlaştırarak Türkiye'ye darbe vurmaya çalışıyor.

Türkiye “Atlatik Sistemi” içinde kalarak bu hücumları önleyemez. Kendi topraklarında Amerika'ya üs vererek hiç önleyemez. Yapılacak şey bellidir.

Türkiye öncelikle İran, Irak, Suriye ve Katar ile iyi ilişkiler kurmalıdır. Rusya ile işbirliğini artırmalıdır.

NATO tartışmaya açılmalı ve İncirlik dahil tüm yabancı üsler kapatılmalıdır. Türkiye'de tek bir yabancı asker kalmamalıdır.

Unutmayalım ki, NATO bizim hiç bir güvenlik sorunumuzu çözmemiştir. NATO'da durmamız tam bağımsızlık ilkesine de aykırıdr. Çıkılmasında fayda vardır.

Türkiye milli birlik içinde sorunlarını çözecektir. Bunda en ufak şüpheye yer yoktur.


Hiç yorum yok: