SUÇLU AYAĞA KALK!
Rakam büyük, 100 000 civarında olduğu söyleniyor. Bu kadar
insan insanlığını, milli kimliğini, dinini kaybetmiş bir sümüklü adama “hoca efendi”
demiş, onun emrine girmiş ve CIA’nin, FBI’ın ajanı olmuş.
Bütün bunlar hemen de olmamış, 30 seneyi aşkın bir kirli
çalışmanın ürünü bunlar. 30 seneden fazla bir süre “Hoca efendi” saygı görmüş, yöneticilerden, siyasetçilerden,
halktan destek almış, eli öpülmüş, önünde eğilinmiş.
Sonunda CIA’nın robotunda dönmüş bu ajanlar yukarıdan gelen
bir emirle darbe yapmaya kalktı, ne
oldukları ortaya çıktı.
Türkiye’nin bu hale gelmesinin suçlusu, sorumlusu kim, bu
konu tartışılmıyor. İnsanlarımız nasıl olurda kendi sivil halkına kurşun sıkar;
kendi askerini, polisini öldürür. Bu hainlik, bu nefret neyin eseridir; kimin
gaflet ve ihanetinin sonucudur, bunlar hiç dile getirilmiyor.
KOLEKTİF SUÇ
Türkiye’de kolektif suç işlendi. Siyasetçi suçlu, yönetici
suçlu, medya suçlu, yazarı suçlu, aydını suçlu ve halkın büyük çoğunluğu suçlu.
Şüphesiz en büyük sorumlu yıllarca bu ülkeyi yöneten,
istediği zaman bir gecede yasa çıkarabilen, eğitim sistemini istediği gibi
değiştirebilen, ekonomiyi keyfince yöneten iktidarlardır. Özellikle de son 14
yılda iktidarda olan, başta Erdoğan olmak üzere AKP’nin yöneticileridir.
Cemaat ne istedi ise verdiler. Cumhuriyet’in temel değerleri
ile oynamaya kalktılar. Eğitim sistemini bozup, “kindar ve dindar” nesiller
yetiştirmeye çalıştılar. Sadece FETO’ya değil, tüm cemaatlere her türlü
kolaylığı ve imkânı tanıdılar.
Dindar nesil yetiştireceğiz dediler bu amaçla FETO’ya her
türlü kolaylığı tanıdılar ama sonunda gerçek dinden sapmış, Kuran’dan çok
Fethullah Hoca’nın kitaplarına inanan, Allah’a kul olacağına hoca efendiye kul
olan, bu halleri ile dinden uzaklaşmış nesiller yetişti.
Kindar nesil yetiştireceğiz dediler çocukları FETO’ya teslim
ettiler. FETO da çocuklarımızı insanlığa, kendi milletine, evrensel değerlere
kin tutan mahlûklara dönüştürdü. Bu insanların tek duygusu kaldı: Kin. Bu
insanlar sevgiyi unuttular, sevinci unuttular, hüznü unuttular, acımayı
unuttular, insana ait ne kadar duygu varsa kin hariç unuttu. Kindar robotlara
dönüştüler.
AKP’ yönetimi bu robotları izledi, destekledi, ekonomik
olarak güçlenmesini sağladı. Bu buram buram kin ve ihanet kokan ağacı suladı,
gübreledi. Şimdi de özürler diliyor, af istiyor, cinler beni kandırdı diyor ama
hesap vermiyor.
Sorumluluğunu gizlemeye çalışan iktidar askeri kışlaların
önüne iş makinalarını yığıyor, askeri okulları kapatıyor, kuvvet
komutanlıklarını bakanlara bağlıyor. Benim suçum yok, tüm suç askerlerin demeye
getiriyor.
Bazı suçlar vardır, şikâyete tabi değildir, mağduru af etse
bile suçlu hakkında ceza verilir. Bu gafletin belki de ihanetin (yargılama sonucunda
belli olur) hesabını hâkim huzurunda tüm siyasetçilerin vermesi gerek. Hukuk
devleti bunu gerektirir.
SADECE YÖNETİCİLER Mİ SUÇLU
Sorumlu sadece siyaset değil, yanına medyayı da koymak
gerek. Yıllarca halkın gerçek sorunlarını gündeme taşıyacaklarına ve
tartışacaklarına etnik kimlik ve mezhep farklılıklarını anlatıp durdular. ABD’nin
uzantıları olan FETO ve PKK örgütlerinin sözcülerini saatlerce televizyonlarda konuşturup,
halkı Amerikan projelerine evet demeye hazır hale getirmeye çalıştılar.
Kolektif suç dedik ya, halkımızın büyük çoğunluğu da suça
iştirak etti. Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük lider Atatürk’ün ilkelerini bir
kenara bıraktı, mahallenin imamını, cemaatin şeyhini, hoca efendileri kendisine
rehber edindi.
Kendisini kulluktan çıkarıp özgür ve eşit vatandaş yapan
Cumhuriyet’in nimetlerinden faydalanacağına,
Cumhuriyet ile hesaplaşması olan ve Cumhuriyet’in temellerini sarsmaya
çalışanları iktidara taşıdı.
FETO da, PKK’da esas olarak son 14 yılda güçlendi, büyüdü ve
büyük bir tehdit haline geldi. Halkımız da ısrarla 14 yıldır aynı iktidarı
başında tutuyor. Karşılaştığı sorunların sorumluluğunu da eski iktidarlara veya
şimdiki muhalefete yüklüyor.
Halkımız artık yaptığı seçimlere çok daha fazla dikkat
etmelidir. Kuzuya kurt teslim edilmez.
Artık herkes aklını başına almalıdır. Kurtuluş, “yeni Türkiye’de
değil”, “yeniden Türkiye Cumhuriyeti”ndedir.
Tutulacak yolu Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’ni
kurarken belirlemiştir. Çare Atatürk yoluna girmekten geçmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder