3 Haziran 2016 Cuma

EMPERYALİSTLER SALDIRIYOR

Emperyalistler saldırıyor. ABD’si saldırıyor, Almanya’sı saldırıyor, İsrail’i saldırıyor, AB’si saldırıyor… Almanya Parlamentosu’nun aldığı son karar bu saldırıların daha da şiddetleneceğini gösteriyor.

Saldırılar maddi, manevi tüm değerlerimize yöneliyor.

Vatan topraklarına saldırıyorlar, milli birliğimize saldırıyorlar, egemenliğimize saldırıyorlar, bağımsızlığımıza saldırıyorlar, ormanlarımıza saldırıyorlar, madenlerimize saldırıyorlar,  derelerimize saldırıyorlar, fabrikalarımıza saldırıyorlar, işletmelerimize saldırıyorlar, bankalarımıza saldırıyorlar.

Elimizin altından kayıp gidiyor bu değerlerimiz çünkü savunma bilincimizi, savunma gücümüzü, savunma azmimizi kırıyorlar. Öncelikle iç cephemizi çökertmeye çalışıyorlar.

İÇİMİZE SIZDILAR

İçimize sızdılar; kendi vatandaşlarımızı bize kurşun sıkan, bomba patlatıp katliamlar yapan hainlere dönüştürdüler. Adına PKK dediler, adına DHKPC dediler, adına Hizbullah dediler.

Siyasi partilerimize sızdılar;  partilerimizi milli çıkarlarımızı savunmaktan alıkoydular. Fabrikalarımızı, bankalarımızı, işletmelerimizi, madenlerimizi, topraklarımızı har vurup, harman savurdular. Hainlere siper olup, onları savundular.

Medyamıza sızdılar, televizyonları, gazeteleri kendi borazanlarına dönüştürdüler. Demokrasi, insan hakları teranesi ile bölücülüğün propagandasını yaptılar. Yaptıkları programlarla milletimizi uyuttular.

Mahkemelerimize, emniyet güçlerine sızdılar, yüzlerce kahraman subayımızı, Kemalist aydınlarımızı, bilim adamlarımızı hapishanelere attılar.

Cemaatlere sızdılar halkımızın din ile Allah ile aldatıp kendileri için zararsız hale getirdiler. Çocuklarımızı, gençlerimizi kendi halkına zarar veren robota çevirdiler, kendi istihbarat birimlerine ajan yaptılar.

Emperyalistler sadece bize değil, tüm mazlum milletlere, milli devletler saldırdılar, saldırmaya da devam ediyorlar. Bu saldırılar sonucu, milyonlarca insan öldü, ölüyor, yoksullaştı, yoksullaşıyor, evinden, yurdundan oldu, oluyor, denizlerde binlercesi boğuldu, boğuluyor.

Halkları ayrıştırdılar, böldüler, bir birlerine düşman ettiler. Düşman kardeşler yaratıp onları silahlandırdılar, katliamlar yaptılar, yaptırdılar.

ÇARE “MİLLİ” SÖZCÜĞÜNDE

“Milli” sözcüğü emperyalizme karşı mücadelede sarılacağımız, değerlendireceğimiz en önemli sözcüktür.

Saldırıları durdurmak istiyorsak; Türkiye halkı Türk milleti olacak bütünleşecek. Devlet milli olacak; hâkimiyet milletin olacak; devlet tam bağımsız olacak; eğitim milli olacak, savunma milli olacak; ekonomi milli olacak; medya milli olacak; okulda, üniversitede eğitim dilli milli olacak; kültürümüz milli olacak; siyasi partiler milli olacak.

Almanya parlamentosunun kararını kınamakla, büyükelçiyi geçici bir süre Türkiye’de tutmakla bu ve buna benzer saldırılar önlenemez.

NATO’da kalarak, AB kapısında bekleyerek, Gümrük Birliği içinde kalarak bu saldırılar önlenemez.


“İstiklal-i Tam” ve “Milli Hâkimiyet” düsturu ile kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin özüne dönmekten başka çare kalmamıştır. Görev milli güçlere düşmektedir. Milli cephe oluşmalı ve mücadele bu esaslar dâhilinde yapılmalıdır. 

Hiç yorum yok: