14 Temmuz 2017 Cuma

15 TEMMUZ TÜRK TARİHİNDE YENİ BİR ZAFERDİR

Doğrudur, 15Temmuz şanlı bir direniş ve kutlu bir zafer günüdür. Türk milleti, ordusuyla, polisiyle bir olmuş vatanını savunmuş, Amerikancı FETO örgütüne karşı koymuş ve Amerika’nın işgaline izin vermemiştir.

Bu zaferi Türk tarihindeki Çanakkale, Sakaya, Dumlupınar zaferleri ile kıyaslayıp, o zamanla daha çok şehit vermiştik, 15 Temmuz’da az şehit verdik dolayısıyla 15 Temmuz “şanlı direniş” değildir demek bir hatadır ve olayın vahametini gizlemektir. Bu gece Türk milletinin Amerika’ya karşı büyük bir zafer kazandığı gündür ve ülke işgalden kurtarılmıştır.

Olay vahimdir; Amerika yıllarca süren bir süreç sonunda destekleyip, büyüttüğü FETO’ya nihai bir görev vermiş, Türkiye’nin yönetimine el koymaya çalışmıştır. Bu harekâtın başarılı olması durumunda neler olacağını düşünmek bile son derece kaygı vericidir.

ÖRGÜTÜN BÜYÜKLÜĞÜ OLAYIN VAHAMETİNİ GÖSTERİYOR

FETO örgütünün ne kadar büyük olduğu ve ne kadar etkin mevkilere yerleştiği 15 Temmuz sonrası görevine son verilen ve tutuklananların sayısına ve unvanlarına bakınca anlaşılıyor.

“Tam 169 bin 13 şüpheli hakkında FETÖ’den işlem yapılmış.

169 general, 7 bin 98 albay ve alt rütbeler, 8 bin 815 emniyet mensubu, 24 vali, 73 vali yardımcısı, 116 kaymakam ve 31 bin 784 diğer görevliler olmak üzere toplam 50 bin 510 şüpheli tutuklanmış...

Adli ve idari yargıda görevli 2 bin 280 hâkim ve savcı ile 105 Yargıtay, 41 Danıştay, 2 Anayasa Mahkemesi ve 3 HSYK üyesi olmak üzere toplam 2 bin 431 kişi cezaevine konulmuş...

5 bin 24 polis, 3 bin 46 asker, 9 vali, 27 vali yardımcısı, 73 kaymakam ve 39 bin 41 başka mesleklerden olmak üzere 48 bin 439 kişi hakkında ise adli kontrol kararı verilmiş.”

Rakam büyük, büyük çoğunluğu devlet kademelerinde ve önemli mevkilerde 100 binin üzerinde FETO militanı… Sormak lazım, bunlar ne zaman ve hangi iktidarlar zamanında devlet kademelerine yerleşti? Bu konuda iktidarların suçu yok mu?

İKTİDARLARIN SUÇU YOK MU?

Araştırılsın bakalım; 12 Eylül darbesini takip eden günlerde, İstanbul’da Kenan Evren başkanlığında yapılan ve Amerikalı uzmanların da ( CIA görevlileri) katıldığı toplantıda Fethullah Gülen örgütüne destek kararı çıktı mı, çıkmadı mı?

FETO’nun büyüyüp, güçlenmesi 12 Eylül darbesinden sonra olmuştur. Bu tarihten itibaren 2002 tarihine kadar örgüt mensupları devlete sızmış ama 2002 yılında AKP’nin iktidar olması ile birlikte örgüt bu parti ile tam bir işbirliğine girerek adeta devleti işgal edecek noktaya gelmiştir.

FETO Türk yargısına elbette hesap vermelidir ve verecektir de…  Ama şu husus da önemlidir. Bu örgütün bu kadar güçlenmesini ve önemli mevziler kazanmasını sağlayan AKP’den de yargı hesap sormalıdır.

Özelikle şu husus açıklığa kavuşturulmalıdır:  Temel hedefi Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak olan bir örgüt ile AKP neden işbirliğine girmiş ve “ne istedilerse vermiştir”?


Hiç yorum yok: