4 Nisan 2014 Cuma

BU SEÇİMLER NE KADAR DEMOKRATİKTİR? NE KADAR MEŞRUDUR?

Diktatör olma hevesi ve çabası içindeki birinin yönettiği bir ülkede seçimler ne kadar demokratik olabilirse o kadar demokratik olur. Bu bakımdan bu seçimlerin demokratik bir ortamda yapıldığını iddia etmek yanlıştır.

Demokrasinin önemli şartları vardır. Ülkede kuvvetler ayrılığı prensibi gerçek olacak; hukukun üstünlüğü olacak; temel insan hakları her vatandaş için geçerli olacak, halkın iradesi dürüstçe ve baskılardan uzak bir şekilde yapılan seçimler ile ortaya çıkacak ve devletin üç kuvveti de otoritesini milletten alacak.

Özellikle 12 Eylül referandumundan sonra yargı yönetimin kontrolüne girmiştir. Bunun sonucu, yurtseverler ve TSK’nin değerli komutanları tutsak edilmiştir. Dışarıda kalanlar üzerinde ise baskı oluşturulmuştur. Evrensel hukuk kuralları çiğnenmiş ve haklar gasp edilmiştir.

Yasama organı yani TBMM bir kişinin kontrolüne girmiştir. Bu kişinin istemesi ile bir gece de kanun çıkarılmaktadır.

Siyasi ve siyasi olmayan muhalefet baskı altında tutulmuştur. Örgütlenme özgürlüğü dikkate alınmamıştır.

Basın-yayın organları satın siyasi otorite tarafında satın alınarak veya devlet organlarının baskısı altına sokularak özgür medya yok edilmiştir. İnternet üzerinden haberleşmelere yasaklar getirilmiş ve halkın haber alma hürriyeti kısıtlanmıştır.

Muhalif partilerin elinde olan belediyelere baskılar uygulanmış. Bu belediyelerde yolsuzluklar olduğuna dair algılar oluşturulmuştur. Merkezi yönetimden bu belediyelere yeterli destek verilmemiştir.

Kuvvetler ayrılığının olmadığı, başta halkın haber alma ve örgütlenme özgürlüğü olmak üzere temel insan haklarının kısıtlandığı, devlet erklerinin baskı aracı olarak kullanıldığı bir ortamda yapılan bir seçime demokratik demek mümkün değildir.


Bu şartlarda yapılan bu seçimler halkın gerçek iradesini yansıtmamıştır. Demokratik değildir;  meşruluğu da tartışılabilir.

Hiç yorum yok: