BU SEÇİMLER NE KADAR DEMOKRATİKTİR? NE KADAR MEŞRUDUR?
Diktatör olma hevesi ve çabası içindeki birinin yönettiği bir
ülkede seçimler ne kadar demokratik olabilirse o kadar demokratik olur. Bu bakımdan bu
seçimlerin demokratik bir ortamda yapıldığını iddia etmek yanlıştır.
Demokrasinin önemli şartları vardır. Ülkede kuvvetler
ayrılığı prensibi gerçek olacak; hukukun üstünlüğü olacak; temel insan hakları
her vatandaş için geçerli olacak, halkın iradesi dürüstçe ve baskılardan uzak
bir şekilde yapılan seçimler ile ortaya çıkacak ve devletin üç kuvveti de
otoritesini milletten alacak.
Özellikle 12 Eylül referandumundan sonra yargı yönetimin
kontrolüne girmiştir. Bunun sonucu, yurtseverler ve TSK’nin değerli komutanları
tutsak edilmiştir. Dışarıda kalanlar üzerinde ise baskı oluşturulmuştur. Evrensel
hukuk kuralları çiğnenmiş ve haklar gasp edilmiştir.
Yasama organı yani TBMM bir kişinin kontrolüne girmiştir. Bu
kişinin istemesi ile bir gece de kanun çıkarılmaktadır.
Siyasi ve siyasi olmayan muhalefet baskı altında
tutulmuştur. Örgütlenme özgürlüğü dikkate alınmamıştır.
Basın-yayın organları satın siyasi otorite tarafında satın
alınarak veya devlet organlarının baskısı altına sokularak özgür medya yok
edilmiştir. İnternet üzerinden haberleşmelere yasaklar getirilmiş ve halkın
haber alma hürriyeti kısıtlanmıştır.
Muhalif partilerin elinde olan belediyelere baskılar
uygulanmış. Bu belediyelerde yolsuzluklar olduğuna dair algılar
oluşturulmuştur. Merkezi yönetimden bu belediyelere yeterli destek
verilmemiştir.
Kuvvetler ayrılığının olmadığı, başta halkın haber alma ve
örgütlenme özgürlüğü olmak üzere temel insan haklarının kısıtlandığı, devlet erklerinin
baskı aracı olarak kullanıldığı bir ortamda yapılan bir seçime demokratik demek
mümkün değildir.
Bu şartlarda yapılan bu seçimler halkın gerçek iradesini
yansıtmamıştır. Demokratik değildir; meşruluğu da tartışılabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder