AMERİKA BUNU HEP YAPIYOR
Attilâ İlhan, Batı’nın Deli Gömleği isimli
kitabında, CIA gizli işler sorumlusunun hazırladığı Bissel raporundan özet
aktarmış:
“Sistem'e dahil bir ülkede, yönetimi belirli
bir şeye mecbur etmek istedi mi, 'sistem"in lideri gizli örgütleri aracılığıyla
o ülkedeki yandaş ve karşıt güçleri el altından kışkırtır, iktidara karşıt
olanları karşıt doğrultuda, yandaş olanları karşıtlara itekleyerek! Bu ülkede
ister istemez bir kargaşa doğuracak, sonunda yıpranan iktidar, yerini
'sistem'in beğendiği türden bir başka iktidara bırakacaktır. Onun birinci
işiyse elbet, 'sistem'e karşıt olan güçleri temizlemektir.”
Amerika’nın yıllardır uyguladığı yöntemdir bu:
Bir ülkeye egemen olmak isterse, ilk yaptığı şey mevcut iktidarı yıpratmak,
ülkeyi seçime götürmek ve bu şekilde uzlaşacağı (!) bir yönetimi iktidar
yapmak. Bunun için, ülke içinde kaos yaratır, ekonomik saldırılarda bulunur,
terör örgütlerinden faydalanır ve iktidarı yıpratır ve seçim ortamı yaratır.
Bununla başaramazsa sıra darbelere ve askeri
müdahalelere gelir. Geçmiş yıllarda bunun çok örneğini gördük.
İmamoğlu’nun gözaltına alınması ile başlayan
sokak hareketlerini bu gerçek göz önüne alınarak değerlendirlmeli. Anlaşılan
Amerika Erdoğan’ı gözden çıkarmış durumda. Türkiye yaratılan bu ortamla erken seçime zorlanacak. Bu seçimde Erdoğan
ve ekibinin kazanması çok zor.
Bu ortamı yaratmanın hazırlığı çok önceden
yapılmıştı. Yıllardır yapılan yoğun propaganda ile Erdoğan’dan nefret eden
büyük bir kitle oluşturuldu. Aklını nefret duygusunun emrine veren bu kitle
sağlılkı düşünemez hale geldi. Erdoğan gitsin de kim gelirse anlayışı egemen
oldu. İnsanlar kendilerine yabancılaştı. O kadar yabancılaştılar ki, kendisini
milliyetçi, Atatürkçü, solcu olarak gören insanların ne milliyetçilikleri, ne
solculukları ne de Atatürkçülükleri kaldı. Hepsinin tek hedefi Erdoğan
iktidarına son vermek oldu. Erdoğan gitsin de isterse DEM iktidara ortak olsun,
bölücüler kabineye girsin, hiç önemli değil. Zihniyet bu!
Türkiye ekonomisinin başına Mehmet Şimşek’in
getirilmesi ve onun uyguladığı ekonomik programlar sonucunda çalışanların,
emeklilerin milli gelirden aldığı pay azaldı. Kurulan sömürü düzeni ile
kaynaklar yabencı ve yerli zenginlere aktı. Bu durumdan memnun olmayan önemli
bir kesim Erdoğan’dan ümidini kesti ve muhalefete yöneldi.
Bu kargaşalar sonunda erken seçime gidilecek
ki bu durumda Amerika’nın istediği bir iktidar oluşacak. Amerika’nın istediği bir iktidar başa gelirse,
Güneydoğu’ya özerklik verilecek. Bu özerk yönetim, Irak ve Suriye’deki özerk
yönetimlerle birleşerek adı Kürdistan olan ikinci İsrail devletinin kuruluşunu
sağlayacak. KKTC’nin varlığı da tehlikeye girecek.
Bu gidişatı durdurmak için en kısa zamanda
milli güçler bir araya gelmeli ve yeni bir hükümet kurulmalıdır. Aksi takdirde seçim
sonucu kurulacak yönetim ile birlikte Amerika’nın Türkiye üzerindeki egemenliği
daha da artar. Sonu bölünmeye kadar
gidebilir.
Son bir ihtimal de şu: İmamoğlu ve ekibine isnat edilen suçların
kesin kanıtları ortaya konursa gösteriler sona erer ve erken seçim ihtimali
şimdilik yok olur ama şimdilik...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder