19 Mart 2018 Pazartesi


ÇANAKKALE KAPANDI, DEVRİM KAPILARI AÇILDI

Çanakkale Boğazı’ndan geçenler muhakkak okumuştur. Gelibolu tarafındaki bir yamaçta Necmettin Halil Onan’ın şu anlamlı mısraı yazar:

“Dur yolcu! bilmeden gelip bastığın, bu toprak, bir devrin battığı yerdir”.

Doğrudur, Çanakkale’yi geçilmez kılan Türk Ordusu bir devri batırmış ve yeni bir devrin kapılarını da açmıştır.

Türk Ordusu Çanakkale’de ile bağımsızlık mücadelesinin ilk zaferini kazanmıştır. Bu savaşta Emperyalist devletler yenilmiş, İstanbul işgal edilememiş, İtilaf orduları Rusya’nın yardımına gidememiştir.

Böylece, Türk Ordusu Çanakkale’yi kapatarak büyük devrimlere giden yolu açmıştır: 1917 Rus Devrimi ve Kemalist Devrim.

İKİ BÜYÜK DEVRİM

İtilaf Devletlerinin askerileri Rusya’ya ulaşamamış olması, Lenin’in 1917 yılının Ekim ayında, Rus Çarlığına karşı başlattığı ayaklanmanın başarılı olmasını sağladı. Ekim devriminin başarılmasında Çanakkale zaferi bu denli önemlidir.

Bolşevikler bu devrim sonucu iktidara gelince, Rus orduları işgal ettikleri Anadolu topraklarını terk etti. Türk Ordusu Ermenileri de yenilgiye uğratarak Doğu Cephesini emniyet altına aldı. Batı Cephesinin başarılarında Doğu Cephesinin sağlama alınmasının büyük rolü olmuştur.

Batı Cephesinin Dumlupınar’daki nihai zaferi ile bağımsızlık savaşı kazanıldı. Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yol açılmış oldu. Çanakkale’nin geçilmez kılınması Kemalist devrimin gerçekleşmesinde çok büyük fayda sağladı.

ÇANAKKALE’Yİ DEĞERLENDİRME HATALARI

Bu büyük zaferi tek başına değerlendirmek hatalı olur. Çanakkale savaşları 1914 yılında başlayıp 30 Ağustos 1922 tarihinde biten bağımsızlık savaşımızın şanlı bir sayfasıdır. Bu savaşla İstanbul’un işgali önlenmiştir ama 3 sene sonra emperyalist güçler İstanbul’u işgal ettiler. İstanbul 30 Ağustos zaferinin sonucu olarak işgalden kurtuldu.

Bağımsızlık savaşımızın her safhasına olduğu gibi Çanakkale’de de Mustafa Kemal vardı. Çanakkale, Mustafa Kemal’i yok sayarak anlatılamaz. Maalesef en yetkisiz ve bilgisiz yazarlardan, en yetkili ağızlara kadar Mustafa Kemal’siz Çanakkale değerlendirmeleri okuyoruz ve dinliyoruz. Bu değerlendirmeler sadece Mustafa Kemal’e değil, Türk tarihine karşı da yapılmış büyük bir haksızlıktır.

Savaşın başarısını birtakım kerametlere, mucizelere dayandırmak da ayrı bir hata. Hiçbir savaş hakkında bu kadar yalan yanlış, hurafelerle dolu değerlendirmeler yapılmamıştır. Biz bu savaşı güya rüyalara giren pir yüzlü ihtiyarlar, beyazlar giyinmiş savaşçı melekler, veliler, dervişler, erenler sayesinde kazanmışız. Tümü yalan; Çanakkale zaferi, Türk Milletinin, Türk Ordusunun kahramanlığı ve vatan sevgisinin büyüklüğü ve başta Mustafa Kemal olmak üzere komutanlarımızın yüksek komuta yeteneği ile kazanıldı.

Tarih doğru yazılırsa ve doğru anlaşılırsa geleceğe ışık tutar. Umarız Çanakkale konusundaki bu hatalı değerlendirmelerden artık vaz geçilir.

Hiç yorum yok: