3 Kasım 2022 Perşembe

ATATÜRK İLE ALDATMAKTAN VAZGEÇİN ARTIK! 

Sırtını ABD’ye ve AB’ye dayamış, ümidini Chatham House’a, Beyaz Saray’a, Brüksel’e bağlamış, bir eli ile HDP/PKK’yı tutmuş, diğer eli ile Atatürk posteri taşıyor ve “Atatürk yükselişe geçti” diye beyanat veriyor.

Doğrudur, bugün yükselen değer Atatürk’tür. Ama biz, senin gibi insanların ellerinde Atatürk posterleri taşıdığı, meydanlarda zeybek oynadığı, salonlarda dans ettiği, beyaz leblebi ile rakı içtiği, ‘Türkiye Laiktir laik kalacak’ diye alanlarda bağırdığı için bu yargıya varmıyoruz. Türkiye’deki ve dünyadaki gelişmeleri (Atatürk’ün yaptığı gibi) bilimsel yöntemleri kullanarak ve nesnel gerçeklere bakarak değerlendirdiğimiz için bu sonuca ulaşıyoruz.

Atatürk bugün artık hatıra olmaktan çıkmış, bir eylem kılavuzu haline gelmiştir. Türk milleti, yükselen bir değer olan bu kılavuz eşliğinde Atlantik sitemine kendisini bağlayan zincirleri kırmış ve Asya’daki onurlu yerini almaya başlamıştır.

ATATÜRK BİR KILAVUZDUR

Türk milletinin Atatürk’ün kılavuzluğu ile yapıklarını sıralayalım da Atatürkçülük ne imiş anlaşılsın:

2014’te Silivri duvarlarını yıktık ve Türk Ordusunu özgürleştirdik.

2015’de Doğu Perinçek-İsviçre davasını kazanarak emperyalistlerin Ermeni soykırım yalanını bitirdik.

24 Temmuz 2015’te Kandil’i bombalamaya başladık ve sonrasında PKK’yı açtıkları çukurlara gömdük.

Yurt içinde, Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyinde PKK’yı ezdik, ezmeğe de devam ediyoruz.

15/16 Temmuz gecesi FETÖ denilen hain örgütü ezdik. Devletimizi bu Amerikancı örgüt mensuplarından temizledik. Ezmeğe de devam ediyoruz.

Amerikancı generalleri, subayları, emniyet ve yargı mensuplarını hapislere attık, atmaya da devam ediyoruz.

Suriye’nin kuzeyinde yaptığımız askeri harekâtlarla Amerika’nın ikinci İsrail devletini kurma planını bozduk.

Doğu Akdeniz’deki ve Ege’deki mavi vatanımızdaki tüm hak ve çıkarlarımızı korumaya başladık.

Tam Bağımsızlık ilkesi doğrultusunda savunma sanayimizi geliştirdik, geliştirmeye de devam ediyoruz.

Kendi gemimizi, kendi uçağımızı, kendi helikopterimizi, kendi otomobilimizi yaptık, yapmaya da devam ediyoruz.

Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için hidroelektrik, rüzgâr, güneş santralleri kurduk, kurmaya da devam edeceğiz.

Üniversitelerimizi, AR-GE merkezlerini , okullarımızı yurt sathına yaydık, yaymaya da devam edeceğiz.

Karabağ’ı düşman işgalinden kurtardık.

Federasyon istemediğimizi, KKTC’nin bağımsız bir devlet olduğunu tüm dünyaya ilân ettik.

Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulmasına öncülük ettik.

Şanghay İşbirliği Örgütü’ne katılmak için çalışmalar başlattık.

Afrika’da, Asya’da, Güney Amerika’da emperyalist güçlere karşı mazlum halkları destekledik.

KEMALİST DEVRİMİ TAMAMLAMA AŞAMASINDAYIZ

Bunlar yeterli mi? Elbette değil!

Türk milleti, Atatürk’ün gösterdiği yolu bilimin aşığı ile aydınlatarak ileri doğru hareketine hızla devam edecek ve öncelikle ‘Milli Demokratik Devrimi’, başka bir değişle Kemalist Devrimi tamamlayacaktır.

Kemalist devrimin tamamlanması için Vatan Partisi’nin içinde bulunduğu ve yönlendirdiği “Üreticilerin Milli Hükümeti” en kısa zamanda kurulacaktır. Türkiye bunun eşiğine kadar gelmiştir. Bu eşik en kısa zamanda aşılacaktı

Hiç yorum yok: