4 Şubat 2020 Salı


ATATÜRKÇÜLER(!) KEMALİST DEVRİME KARŞI

CHP Milletvekili Pof. Dr. İbrahim Kaboğlu, “Demokratik muhalefetin” ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ için izlenmesi gereken YOL HARİTASINI açıkladığı “Yasama Yetkisi Devredilemez” adlı bir KİTAPÇIK hazırlamış. Ön sözünü de CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu yazmış. Kitap halinde basılan bu metin tüm milletvekillerine gönderilmiş.

Amaç ve niyet belli, CHP yeni bir anayasa yapılmasını istiyor. Bunun için de özellikle HDP’nin de içinde bulunduğu, yazarın “demokratik muhalefet” olarak kabul ettiği CHP, İYP, SP TİP milletvekillerine bir yol haritası çiziyor. Yeni anayasanın bu yol haritası doğrultusunda hazırlanmasını istiyor.

Bu yol haritasına göre hazırlanacak anayasa en çok da HDP/PKK’yı memnun edeceğe benziyor.

Anayasa’nın 2. Maddesi’nde Cumhuriyet’in nitelikleri sayılırken “Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir” deniliyor. Yol haritasına ise, “Atatürk milliyetçiliğine bağlı” ifadesi çıkarılıp, “demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir” denilmesi uygun görülüyor. Başlangıçta belirtilen ilkeler de bir tarafa atılıyor ve “Atatürk milliyetçiliği” metinden çıkarılsın isteniyor. Oysa bu 2. madde Anayasa’nın değiştirilemez ve değiştirilmesi dahi teklif edilemez 4 maddeden birisi.


TÜRK YOK TÜRKİYE YOK

Elbette bu kadar değil, başka öneriler de var:

- “TÜRK VATANDAŞLIĞI” kavramı yerine Anayasal Yurttaşlık anlamında “Anayasal Yurtseverlik”,

- TÜRKİYE yerine “Ülke”,

- TÜRKİYE DEVLETİ yerine “Cumhuriyet”,

- TÜRKİYE CUMHURİYETİ YURTTAŞI yerine “Türkiye Cumhuriyeti İNSANI” kavramlarının kullanılması,

_ Yargı için, Türk Milleti adına karar verir yerine “millet adına” denilmesi öneriliyor.

Sıkışınca “CHP Atatürk’ün kurduğu partidir” diye övünen CHP’lilerin genel başkanının önsözünü yazdığı kitapçıktaki ifadeler aynen şöyle:

“Anayasal yurtseverlik gereği, en siyasal nitelik taşıyan söylemlerde bile kapsayıcı ve kucaklayıcı kavramlar öne çıkarılmalı: bir yandan, eşitlik/yurttaşlık/laiklik; öte yandan, insan hakları/demokrasi/hukuk devleti. Benzer şekilde; anayasal deyimlerin kullanılması sırasında kapsayıcı vurgular yeğlenmelidir: Türkiye (ÜLKE), Türkiye Devleti/ Cumhuriyeti (DEVLET) ve Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı (İNSAN).

Dikkat edilirse, “Türk” ve Türkiye” sözcüklerinden kaçınılıyor.  

Öyle anlaşılıyor ki, CHP Milletvekili Kaboğlu, bu önerilerle federasyona giden yollara taş döşüyor. Adını da “Yol Haritası” koymuş.

BU BİR KARŞI DEVRİMDİR

Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği yolda yürümeye alıştırılmış CHP’liler, bu yol haritasının gösterdiği yolda da, Atatürk posterlerli tişörtler giyip ‘tıpış tıpış’ yürüyeceklerdir ama Atatürk milliyetçiliğinden rahatsız olanların, Türk sözcüğünü anayasadan silmeye kalkanların yolunu gerçek Atatürkçüler eninde sonunda kesecektir.

Emperyalizme ve onun yerli işbirlikçilerine karşı verilen büyük bir mücadele sonunda gerçekleştirilen büyük bir devrim ile kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin temel özelliklerini değiştirmeye hiç kimsenin gücü yetmez. 

Türk milleti, kendisini yok sayanlara zamanı gelince de haddini bildirir.

Hiç yorum yok: